TBMM İSTERSE 28 AĞUSTOSTA TORBA KANUNU ÇIKARABİLİR.

20 Ağustos 2014

                       TBMM İSTERSE 28 AĞUSTOSTA TORBA KANUNU ÇIKARABİLİR.

             TORBA KANUNDA BEKLETİNİN BOŞA ÇIKTIĞI BAZI KONULAR  EKLENEBİLİR

          

           Torba  kanun 148 maddeden oluşmaktadır. Görüşmelerin 1 Ekime ertelenmesi kararına kadar 639 sıra sayılı kanun tasarı görüşmelerinde 126. maddesi de görüşülerek kabul edilmiş ve geriye 22 madde kalmıştır.

           Kalan 22 maddeden 147 ve 148. maddesi yürürlük maddesidir. Yani 20 madde kalmıştır.

           Torba kanun bir tek kanunu değiştirmiyor, İş Kanunu,SGK ve çalışma yaşamına ilişkin olan kısmı zaten kabul edilenlerin içinde yer alıyordu. Kalan kısmında Gümrük, Türk Ticaret Kanunu, TRT, Orman Kanunu gibi 15’i aşan kanunda yapılacak değişikliklerdir.

            TBMM 28 Ağustos tarihinde öğretmen kadroları-yeni atanacak öğretmenlere kadro verilmesi için toplanacaktır. Bu tarihte 639 sıra sayılı Kanunun kabul edilen hükümlerinden sonra;

          127. madde olarak 146 maddesinin diğer kanunlarda değişiklik yapılmasına dair hükmü (geçici 1madde hariç),

          128. madde olarak yürürlük tarihlerine ait 147.maddeyi (tamamı kabul edilen kısımla ilgilidir,kabul edilecek kısımdan farklı tarihte yürürlüğe dair tek bir hüküm dahi yoktur).

          129.madde olarak 148.maddeyi kabul edilerek,

          TORBA KANUN YASALAŞIP YÜRÜRLÜĞE SOKULABİLİR.

         Halen görüşülemeyen 20 madde başka bir torba kanun olarak daha sonra görüşülebilir.

          TORBA KANUN’u derhal yürürlüğe koymanın,

          Öncelikle Vergi,SGK ve diğer aflar nedeniyle bütçeye girecek gelir kalemleri 2014 yılından 2015 yılına sarkacaktır.  

          Burada bir kamu yararı olduğu düşünülebilir.

          Torba Kanunun bir çok ihtilafı sona erdiren, vatandaşı ve yargıyı rahatlatacak yanı da bulunmaktadır.

          TBMM olağanüstü gündemle toplanacağı 28 Ağustosta kanunun kalan bölümlerinin tamamını kabul edebilir. 1 Ekim ve sonrasında da 28 Ağustostada aynı TBMM vekilleri bunu yapacaktır. Yetki yüce meclisindir. Vatandaş içinde Bütçe içinde önce çıkması yararlıdır.

       

            TORBA KANUN 1 EKİM VE SONRASINA KALIRSA SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA EKLEMELER İÇİN ÇALIŞILABİLİR.

            Torba Yasada Ev Kadınları Düzenlemesi Bakımından;

            Mevcut 5510 sayılı kanunda md.6’da ücretli ve sürekli çalışanlar hariç diğerlerinin sigortasız olduğu, ücretli ve sürekli çalışanların kapsamda olduğu düzenlemesi nedeni ile sürekli kavramının belirsizliği söz konusu idi, örneğin her pazartesi işe gitmeye sürekli, çağırıldığında gidilerek çalışmayı süreksiz sayan görüşler vardı. Ev hizmetlerinde oldum olası 506 sayılı yasanın 3.maddesinin 1977 yılındaki değişikliğinden sonra sürekli çalışanlar hep kanun kapsamında olmasına rağmen, yeterli denetim ve bilgilenme olmadığından sigortaya tabi olmadığı düşüncesi yaygındı. SGK’ya tabi olan bu çalışma halbuki sadece iş kanununa tabi değildi.

           Yeni düzenleme ile md.58 ile 5510 sayılı yasaya getirilen Ek 9.maddesinde özetle 10 gün ve fazla çalışanlar diğer işçiler gibi işleme tabi tutulacaktır. Bu işyerlerinin diğer işyerinden farklı olarak önceden değil çalışmanın geçtiği ay sonuna kadar bildirilmemesi idari para cezası nedeni sayılmıştır. 10 günden az çalışanların ise yine kuruma önceden değil en geç çalışmanın geçtiği ayın sonuna kadar çalışan ve çalıştıran imzalarını taşıyan bildirgeyi kuruma verecekler,hastalık sigortası zorunlu olmayıp,çalışanlar primlerini tam ay çalışmış gibi, tamamlayıp ödeme hakkına sahiptirler.Yine tamamlama hakkı içinde genel sağlık sigortası primleri ve hakkı da bulunmaktadır.

          Yeni düzenleme 10 günden az çalışma yaptıranları işveren saymamaktadır. Bu kişiler bakımından kurumun idari para cezası ve prim tahsilatı bakımından elinde kanunla donatılmış hiçbir gücü yoktur. Ancak 10 gün ve fazlası çalışanlar bakımından işveren yükümlülüklerini belirleme yetkisi kuruma verilmiştir.

              Ev Hizmetlerinde Çalışmanın Eksikleri Şunlardır.  

             – Her yeni yasal düzenleme bir geçiş hükmü taşır,kanun değişikliği öncesi yapılan çalışmaların mahkeme ile tespitinden başka bir yol bırakılmamıştır. Geçmiş çalışmaların bildirim usulünün olmaması bir eksikliktir.

             -10 günden az çalıştıranlar 5510 anlamında işveren olmadığından haklarında idari para cezası, primlerin tahsili işlemleri gerçekleştirilemez. Peki kanun öncesi aynı durumda olanlar için yani ayda 9 gün çalışanlar için mahkeme kararları ile tespit kararı verilemeyecek midir, SGK prim ve ceza alamayacak mıdır?

            -10 gün ve fazlası ev hizmetlerinde çalışanlar için kanunla işverene, işyerini bildirim yükümlülüğü getirilmiş sadece bildirim açıkça idari para cezasına tabi tutulmuş bu kişilerin 4-1a kapsamındaki kişiler gibi olduğu düzenlenmiştir. İdari para cezasına ilişkin uygulama 4-1-a kapsamındaki gibidir denmesinden sonradır. Fark işyerinin tescilinin çalışma yapılan ay sonuna kadar yapılması olmakla, diğer sigortalılara ilişkin kuraldan ayrılınmıştır.

            -5510 sayılı kanun İş Kanuna tabi olmayan işyerleri ile örneğin İş Kanunu md.4’te 50’den az kişinin çalıştığı tarım işleri, 3 kişiden az kişinin çalıştığı esnaf işyerleri, ev hizmetleri gibi konularda uygulanmaz. İş Kanuna tabi olmayıpta 5510’a tabi olan işyerleri bakımından İdari Para Cezaları bakımından bir ayırım yapılmaması isabetsizdir. Bu işyerlerinde İDARİ PARA CEZALARI en fazla diğer işyerlerinin yarısı nispetinde uygulanmalıdır. Bu konuda yasal bir düzenleme,öneri getirilmesi faydalıdır.

            -Ev hizmetlerinde 10 gün ve fazlası çalışma iş ve sosyal güvenlik hukuku alanındaki sürekli kavramını değiştirmiştir. Her ne kadar sosyal güvenlik süreklilik için iş kanununu tanımlarına gidiyorsa da, artık kendine has bir süreklilik tanımını kanunlaştırmıştır.

             Gerek kanunun yeniden düzenlenmesi,gerek 10 günden az ve fazlası arasında fark meydana getirilmesi gerekse iş kanunu kapsamında olmayan-olan işyerleri arasında fark gözetilmemesi nedeni ile özellikle işveren yükümlülükleri bakımından işveren lehine bir düzenlemeye gidilmeyi idari para ceza oranları azaltılmalıdır. Yine aynı kapsamda olmak üzere eski fiiller suç olmaktan çıkarılmalıdır. Zira yasal bildirim yükümlülüklerinin yerine getirmeyen banka ve diğer resmi mercilerin üç ay içinde bildirim yapmaları halinde geçmiş fiillerden idari para cezasından sorumlu olmayacakları 5510’a geçici 57 olarak eklenen torna yasanın kabul edilen 64.maddesi ile sağlanmıştır. Benzer bir imkanın ev hizmetlerine tanınmaması eşitliğe aykırıdır.

 

                  TORBA KANUNDA BEKLETİNİN BOŞA ÇIKTIĞI BAZI KONULAR

                   -BAĞ-KUR 4-1b sigortalılarının, birikmiş borçlarının silinmesi,

                   -BAĞ-KUR 4-1b sigortalılarının 1982-2008 arasında tescil edilmeyenlerin kayda dayalı olan sürelerinin tescil imkanı sağlanmamış olması,

                   -Doğum borçlanmalarının askerlik gibi sigortalılık öncesi doğumlar içinde kullanılabilir olmasına dair açık düzenleme getirilmemiş olması,

                  -SGK’nın rücuan alacaklarının torba kanun kapsamına alınmaması,

                  Bu konular halen yasa yürürlüğe girmeden değiştirilebilir, konular olarak teklif sahiplerini, sahiplenicilerini beklemektedir.