Sosyal güvenliğe ve İş Hukukuna en çok ihtiyaç duyanlar sigortasız ölüyorlar
…5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince ev hizmetlerinde süreksiz çalışanlar sigortalı sayılmıyorlar…
…Sigortalı sayılmayan bu kadınlar da güçlerinin azaldığı yaşlılık dönemlerini çok zor geçirdikleri gibi işlerine giderken kaza geçirip ölünce geride bıraktıkları eşi ve çocukları da dul-yetim aylığı alamıyorlar…
… Sürekli çalışıp sigortalı olsalar bu kere de tazminat hakları da olmuyor…
***Temizlikçi kadınlar sessizce öldüler
19 Kasım 2009 günü gazetelerce çok küçük olarak yer verilen bir haber vardı, “Otobüs bekleyen temizlikçi kadınlar kazada can verdi” diye başlayan habere, “ Pendik Kurtköy’de, lüks villalarda temizlik yaptıkları öğrenilen ve otobüs durağında bekleyen 3 kadına kontrolden çıkan otomobil çarptı. Kazada, 3 kadın feci şekilde can verdi” diye devam ediyordu.
Ne yazık ki sosyal güvenceye en çok ihtiyacı olan toplumun en alt gelir grubundaki bu kadınların sosyal güvenlikleri yok. İş Kanunu’ndan ise haberdar bile değiller çünkü İş Kanunu bunlar için uygulanmıyor.
***Kanun temizlikçi kadınları sigortalı saymıyor
Gerek eski 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve gerekse yeni 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, ev hizmetlerinde süreksiz çalışanları sigortalı saymıyor. Kanun’un 6 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince, “…Ev hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç),” sigortalı sayılmamaktadırlar.
5510 sayılı Kanun uygulaması bakımından bir ev hizmetlisinin sigortalı sayılabilmesinin çalışma karşılığında ücret ödenmesi ve çalışmanın sürekli olması şarttır. Süreklilik kavramının ne olduğu da 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtmiştir ki, “ Nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan fazla devam edenlere sürekli iş denir.”.
Bu sebeple, ev hizmetlisi 3-5 günde bir değişik evlere gidiyorsa hakkında Sosyal Sigorta Kanunları uygulanmıyor ama aynı evde sürekli çalışıyorsa bu kere ev sahibi kendisini SGK’ya bildirmek ve sigorta primlerini ödemek zorundadır.
Sigortasız olan gündelikçiler aşağıdaki haklara sahip değillerdir…
-Emeklilik
-Süt parası
-Çeyiz yardımı
-Ölüm (dul-yetim) aylığı
-Cenaze ödeneği
***Ev hizmetlilerine İş Kanunu uygulanmaz
İster gündelikçi temizlikçi kadınlar olsun ister aynı evde sürekli çalışan olsun hiç ev hizmetlisi hakkında İş Kanunu hükümleri uygulanmamaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesine göre;
“Madde 4 – Aşağıda belirtilen işlerde ve iş ilişkilerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz;
a) Deniz ve hava taşıma işlerinde,
b) 50’den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde,
c) Aile ekonomisi sınırları içinde kalan tarımla ilgili her çeşit yapı işleri,
d) Bir ailenin üyeleri ve 3 üncü dereceye kadar (3 üncü derece dahil) hısımları arasında dışardan başka biri katılmayarak evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde,
e) Ev hizmetlerinde,
f) İş sağlığı ve güvenliği hükümleri saklı kalmak üzere çıraklar hakkında,
g) Sporcular hakkında,
h) Rehabilite edilenler hakkında,
ı) 507 (5362) sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde…” İş Kanunu uygulanmaz yani, ev hizmetlerinde çalışanlara,
-Kıdem tazminatı
-İhbar tazminatı
-Yıllık izin ücreti
-Fazla mesai gibi haklar verilmez.
***Etraf yabancı ev hizmetlisi kadın dolu
Bu arada İstanbul’da hemen her evde sürekli ve düzenli çalışan yabancı uyruklu kadınların varlığı da bir gerçek. Özellikle, Gagavuz, Romen, Ermeni, Ukraynalı ev hizmetlisi çalışanların sayısının tam olarak bilinmemesine karşın 1 milyon kadar olduğu da tahmin edilmektedir.
***Bu sektör için ÖİB’lere yetki verilebilir
Kiralık İş Yasası veya Kölelik Düzeni başlangıcı olabilecek bir Kanunu geçen dönemde TBMM’den geçmiş ama Cumhurbaşkanı veto edince geri adım atılmıştı. Özel İstihdam Büroları’nca işçi kiralama uygulamasından bahsediyorum. Gündelikçi veya temizlikçi kadınların çalıştığı ve emek piyasası tam olarak oluşmamış olan bu sektörde ÖİB’lere yetki verilebilir. Zira, Bakan Dinçer, ÖİB yasasının tekrar TBMM’ye geleceğini çok kereler deklare etti. İşte bu sebeple ÖİB’lere sadece ev hizmetlileri ve tarım kesimi çalışanları yani İş Kanunu kapsamı dışında kalan çalışanlar için yetki verilmesi uygun olur. Tüm dünyada olduğu gibi yani…
Evde felçli bakana devlet para verir
Soru: Sayın Ali Tezel, 1937 doğumlu bir bayanım. Eşim 1932 doğumludur. Eşim bir sene önce felç geçirdi. Sağ tarafı tutmuyor. Kendisi SSK emeklisi. Felç geçirdiğinden beri ben bakıyorum. Felçli eşime baktığım için devletten yardım alabilir miyim? Onun için nereye müracaat etmem lazım? Saliha Aktaş-İstanbul
Cevap: 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun ek 7’nci maddesine göre;
“Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamı esas alınmak suretiyle; kendilerine ait veya bakmakla yükümlü olduğu birey sayısına göre kendilerine düşen ortalama aylık gelir tutarı bir aylık net asgari ücret tutarının 2/3’ünden (331,02 TL) daha az olan bakıma muhtaç özürlülere, resmi veya özel bakım merkezlerinde ya da ikametgahlarında bakım hizmeti verilmesi sağlanır. “
Buna göre evinize giren toplam gelir, evde yaşayan kişi sayısına bölündüğünde, kişi başına düşen rakam 331,02 TL’den az ise Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü size her ay en az bir asgari ücret en çok iki asgari ücret evde bakım parası ödeyecektir. Başvurularınızı Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne yapacaksınız.