Özellikle emekli aylığı söz konusu olunca memurlar 01.10.2008 öncesi göreve başlamış olanlar eski memur, sonra başlayanlar yeni memur olarak anılıyor.
Emekli zamanı geldiğinde eski memur emekli maaşı olarak 40 bin alıyorsa yeni memur 25 bin alabiliyor. Makam, görev tazminati, özel hizmet tazminatı gibi hakları olanlarda ise makas biraz daha açılıyor mesela eski Hakim 65 bin, yeni Hakim 35 bin aylık alabiliyor.
Bu husus ölümde geride kalanlar bakımından ve görevle ilgisi olmayan malüllüklerde daha büyük farklar ile karşımıza çıkıyor.
Bazıları yasal düzenlemeler ile bu farkı kısmen hissetmiyor. Örneğin doktorlar aylık dışında yaklaşık 25 bin ek ödeme alıyor. Üstelik 5434 ve 5510 emeklisi doktor farketmiyor. (5434 sayılı yasa Ek maddenin değiştirilmiş güncel haline göre).
Bu sonuçtan örneğin 2015 yılında memur olmuş ama öncesinde 15 yıl yüksek prim ödemiş bir sigortalıda kısmen etkilenmiyor. Ama eski ödemeleri (SSK-Bağ-Kur düşük olanlar bu sonuçtan kaçamıyor.
Peki bu neden böyle gerçekleşiyor.
506 sayılı kanun 2000 öncesi 10 yıllık kazançlar, 2000-2008 aralığından ödenen primlerin yüksekliği,
1479 sayılı kanunda ise 199 yılına bulunulan basamak ve 2000-2008 aralığından yüksek basamaktan;
prim ödeyenler tabiki yüksek aylığa hak kazanıyor.
2024 yılı emeklilerinden SSK- 4/1-a kapsamında olanların aylıklarının 65 bin yıl başı artışı ile halen 80 bin civarında aylık alabilenler var yine 2025 yılına kadar yüksek prim yatan aynı grup sigortalılarının aylıklarının 65-70 bin civarında olabileceğini söylemek mümkün çünkü özellikle SSK (4/1-a) da başkasının yanından çalışıp primi gerçek ücretten yatan kişiler var. Bağ-Kur luların ize özellikle 01.10.2008 sonrası kazanç seçerek ödeme imkanları da aylıklarının yüksek olma nedeni olabilir.
5510 sayılı kanun aslında yeni memurlara sorun çıkarmak için tasarlanmış görünmüyor. Çünkü kanunda kamu görevlilerinin kazançlarının tavana tabi olmadığı düzenlenmiş.
5434 sayılı Kanun sisteminde girdiğin yada geçirdiğin yıllarda ne ödendiği önem taşımıyor, son geldiğin derece kademe makam,görev aylığı etkiliyor. Mesela 1990 da yedeksubaylık yapmış bir doktor profesör olmuş yıllarca özelde çalışmış gelip 5510 memuru olarak prof kadrosunda 3,5 yıldan fazla hizmet geçirirse 5510 öncesi yedeksubaylığı nedeni ile eski profesörler gibi yüksek aylık alacaktır.(4 yılın artısı var bir kenara not edelim).
5510 sayılı Kanun memurunda ne oluyorda aylık kötüleşiyor. Öncelikle son görev önemli değil, önemli olan baştan itibaren sizden kesilen prim veya emekli aylığına esas alınan prime esas kazanç.
Ama benim maaş olarak her ay elime net 130 bin geçiyor. İyi ama sizin prime esas kazancınız 40 bin. Ama aynı durumda bir işçi olsa kazancı tavan brüt asgari ücret*7,5 kat olacak (26*7,5= 195 bin.
Hani memurda tavan yok diyordu kanun, benim 130 bin net yıl sonunda 250 bin brüt olur.
Doğru yeni memurda bir tavan yok.
Kanun koyan memur uzun süre çalışır, kamu iş güvencesi var aylık bağlama oranı yüksek olur, iyi de aylık alır düiye düşünmüş.
Sonra denmiş ki aynı işi yapan iki memur bunların aldıklarının eşit olması lazım (ilgili KHK ler) o zaman ödemede eşitlik için bunların hak ediş kalemlerinde eski ve yeni memurda prim kesilecek ve kesilmeyecek hususları eşitleyelim. O eşitleme bu eşitleme neti çok prime esas kazancı az bir yeni memura neden olmuş, oldu gidiyor.
Mesele işçilerde 6772 ikramiyesini hatırlayalım neydi eskiden işçiler için prime tabi değildi. 5510 ile değişti artık prime tabi, kamu işçisi evet daha az net alıyor ama emekli olunca çalıştığı ücrete yakın yaşlılık aylığı almaya başlıyor (sonra azalıyor başka bir inceleme konusu olur).
Memura gelince iş emekli görevde iken aldığının eski memur yarısını yeni memur nerede ise üçte birini alabiliyor. Yani memura emekli olma çalış diyoruz. Ama yaş haddi gelince mecburen emekli oluyor.
Ama memurların aile yardımı, çocuk yardımı gibi ödemeler hariç diğer ödemelerinden prim kesilmese yeni memurların alacağı emekli aylıkları eski memurlardan çok çok daha fazla olacak.
Bir çok yönden dava konusu yapılıyor yeni memurun aylığının az olması, Anayasa’ya aykırılık istemininde bulunuluyor. Hakimler savcılar için açılmış önceki davalarda Anayasa mahkemesi geçmiş yıllarda bazı hükümlerin Anayasa’ya aykırı olmadığına karar vermiş durumda. Adli yargıda (Yargıtay uygulamasında da yeni memurlar lehine bir sonuç yok, eski memurlar gibi aylık hesabı veya aylığa esas bazı ödemelerin hesapta nazara alınması istemi kabul edilmemiş.
Benim anladığım yeni memuru eski memuru çalışırken maaşında eşitlik sağlamak için bir çok alacak-hak ediş kaleminden prim kesmeyerek, prime esas kazançların çok düşük olması nedeni ile büyük bir açmak oluşuyor. Eski memurun brütü 80 neti 65 bin ise, yeni memuru da aynısı yapmak yerine yeni memurun brütü 100 neti 65, yıl sonunda brütü 130 neti 65 olacak şekilde değişiklik ile çözüm bulunabilir.
Veya birisi için bir yol açılmış ise örneğin 5510 doktorlarına 5434 Ek madde 84 ile ilave aylık uzman doktor için 26 bin civarında, 5510 emeklisi memurların her birine aylıklarının tamamı,yarısı gibi ek ödemeler yolu da seçilebilecektir.
Yeni memurların tüm kazançlarının prime tabi tutulması memura yapılacak ödemeyi etkilememelidir. Kamu işçileri için nasılsa dönem için toplu sözleşmelere göre artan ücret, artan gelir vergisi matrahı, sigorta primi hesaplanabiliyorsa, ucunda bütçeden çıkıp yine vergi olarak dönecek ödemeler ile SGK’ya yapılacak prim ödemeleride hesaplabilir, bütçe olarak planlanabilir. Bütçe hazırlayıcıları işin hesap kitao çokta zor değil.
Bağ-Kur luların istediği kazancı seçme ödeme, 4/1-a sigortalısı iken aynı zamanda 4/1-b sigortası kapsamında olanların fark kazanç seçip ödeme gibi imkanları memurlar için söz konusu değildir. Mevcut düzenlemeye göre memur ben ilave prim yatırmak aylığımı artırmak istiyorum diyememektedir. Bu imkan da ancak yasal değişiklik ile olabilmektedir.
Ama az miktar emekli aylığı alan kişilerin karşılaştırları sonuç onlar yönünden katlanılabilir, çekilebilir sınırlarda değildir.
Tabiki ilerleyen süreçte sorun büyüdükçe siyasetten tutun bu alanda çözüm üretmek için çalışanlara malzeme olacaktır. Sorun çözülürken iki yön öne çıkacaktır. Gelecek nasıl kurgulanacak geçmiş nasıl kurtulacaktır.
Biliyorum idari izin çıkmadı diye endişelenen bir çok kamu görevlimiz bu defa verilmeyen idari izin-uzun tatil nedeni ile üzüldüğü kadar bu soruna üzülmemiş, üzülmüyor olabilir. Ama üzülmesin yeni memursa sorun çözülmedikçe oda bu sorunla yüzleşecektir.
Bayramlar bayram olsun. Hak beklentileri her cografyada her iklimde her alanda adaletli bir çözüme kavuşsun.
Bayram tadında yaşamınız olsun.