HABERTÜRK-Davayla kamu işçisi olabilirsiniz
22 Ağustos 2011
Davayla kamu işçisi olabilirsiniz
İşyerinde asıl işverenin işçisinin yapacağı işleri yaptırıp da, taşaron şirketten sigortalı gösterilenler İş Mahkemelerinde dava açarak, kamunun kadrolu işçileri olabilirler… Dava esnasında işten atılırsanız da işe iade davası ile işinize geri dönebilir veya tazminat alabilirsiniz…
Ali bey, Kamu Kuruluşunda temizlik firmasında gösterilerek çalışıyorum. Ancak görevim temizlik değil Kurumun Tahakkuk Servisi memuruyum. Tahakkuk servisinde ben ve bir kamu işçisi arkadaşım çalışıyorum. 260 Memura bakıyoruz (Memur Maaşları-Memur Özlük yazışmaları-İcra Takip- Ek özel hizmet tazminatı ödemeleri-Büyük Proje zammı ödemeleri-Kurum Brifing sunumlarının hazırlanması tün sosyal ve mali haklar ) Yaptığım ödeme emirlerine de imzamı atıyorum. Tahakkuk görevlisi olarak elektronik imzam- EDYS var.
Durum bu iken Dava açarak Kurumum İşçisi olabilir miyim? Muvazaalı sözleşmeye girer mi?
Dava açtığımda işten atılır mıyım? Çalışırken mi dava açmalıyım? Allah korusun kötü bir durumla karşılaşıp işten çıkarılırsam mı hakkımı mı hukuksal çerçeveye taşısam. İşimi kaybetmekten korkuyorum. Eşim vefat etti ve bir küçük çocuğum var. İşsiz kalmaya tahammülüm yok. Bilgilendirebilirseniz çok teşekkür ederim. İsmi Saklı
Sayın okurum, yukarıda verdiğiniz bilgilere göre siz asıl işveren olan kamu kurumunun çalışanı olmalısınız. Ancak, çalıştığınız kamu kurumu sizi asıl işveren işçisinin yapacağı işleri yaptırıp, sendika, toplu sözleşme, ücret ve diğer sosyal haklardan faydalanmamanız ve işgüvencesiz çalışmanız için taşaron şirket üzerinden işe almış. Ücretleriniz de asıl işveren işçilerinden düşüktür.
***İş Mahkemesinde muvazaa davası açabilirsiniz
İsterseniz şu an İş Mahkemesinde “muvazaa” davası açıp dava sonunda da en baştan itibaren kamu işçisi sayılıp, kadroya geçebilirsiniz. Bu durumda en baştan itibaren almanız gereken ücretler ile aldığınız ücretler arasındaki farkları da faiziyle beraber talep edebilirsiniz. İsterseniz de önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu’na şikayet dilekçesi yazıp işyerinde “muvazaa” incelemesi talep edebilirsiniz, inceleme sonunda çıkacak müfettiş raporu lehinizde olursa, dava için büyük bir delil yakalamış olursunuz.
***Taşarona işten attırabilirler
İster şikayet edin ister dava edin, asıl işvereniniz olan kamu kurumunun yöneticileri (kraldan çok kralcılık yaparak) taşaron şirket yetkililerine talimat verip sizi işten attırabilirler. Bu durumda da asıl işverene karşı “işe iade davası” da açabilirsiniz. Büyük bir ihtimal ile de bu davayı da kazanırsınız. Her iki durum ile ilgili size örnek bir Yargıtay kararı da veriyorum.
***Mücadele yarasız olmaz
Her hak mücadelesi yarasız, beresiz olmaz. Ya şimdiki durumunuza razı olarak çalışmaya devam edeceksiniz ya da hak (ve adalet) peşinde koşup hakkınıza arayacaksınız. 4857 sayılı Kanun’un 2’inci maddesine göre;
“Asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez…”
Örnek Yargıtay Kararı
“HD 09 <> E: 2009/35910 <> K: 2009/25679 <> T: 05.10.2009
* İŞ SÖZLEŞMESİNİN GEÇERLİ NEDEN OLMADAN FESHİ
* MUVAZAALI ALT İŞVEREN İLİŞKİSİ
(4857 s. İş K. m. 2, 21)
Davacının iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan ve sözlü olarak kayıt üzerinde gösterilen davalı K. şirketince feshedildiğini, davacının başlangıçtan beri diğer davalı asıl işveren T. şirket işyerinde asıl işte çalıştığını, davalılar arasındaki sözleşmenin muvazaalı olduğunu iddia eden davacı vekili, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı K. şirket vekili, diğer davalı ile eser sözleşmesi imzalandığını, aralarında herhangi bir organik bağ bulunmadığını, muvazaalı işlem yapılmadığını, davacının iş sözleşmesinin fesih yazısındaki nedenlerle haklı olarak feshedildiğini davanın reddi gerektiğini savunurken, diğer davalı T. Gemi Yapım şirket vekili ise davacının diğer şirket işçisi olduğunu, iki davalı arasında istisna sözleşmesi bulunduğunu, verilen işin asli iş olmadığını, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece işyerinde bilirkişi marifeti ile yapılan keşif sonrası alınan rapora itibar edilerek, işyerinde davalılar arasında sözleşmeye konu olan çelik kaynak işinin asıl iş olduğu ve uzmanlık gerektirmediği, asıl işin bölünerek verilmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6-7 maddesine ayları olduğu, davalılar arasındaki sözleşmenin muvazaalı olduğu, davacının başlangıçtan beri asıl işveren T. Gemi yapım şirketi işçisi sayılması gerektiği, diğer davalının işverenlik sıfatının bulunmadığı, davacının diğer arkadaşları ile sigorta primlerinin eksik yatırılmasını görüşmek istediklerinin ertesi gün işe alınmadığı, feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesi ile davanın davalı T. Gemi Yapım A. Şirketi yönünden kabulüne…”