Akşam Gazetesi–Aynı anda birden fazla işyerinde çalışanların emekli aylığı çok olur –Sendikadan başka TİS de olmalı–Bankaya hacze gidin ve bir de tazminat davası açın
30 Ağustos 2007
Ali Bey, birden fazla işyerinde sigortalı olarak çalışıyordum şu anda bir tanesi sonlandı. Bu çalıştığım süre zarfında iki yerden sigortalı olarak çalışmak bana ileride ne gibi faydalar sağlayacak? (emeklilikte) Bu konu hakkında ayrıntılı bir bilgi verebilir misiniz? Bu konu ile ilgili kanun, tebliğ var ise bunların da bana sayı ve tarihini söyleyebilir misiniz? Cüneyt Karalar Birçok çalışanın eksik veya hatalı bilgi sahibi olduğu bir konu olan aynı anda birden fazla işyerinde çalışmak yasal olarak mümkündür. Yani sizi aynı anda birden fazla işyerinde SSK’ya bildirebilirler, bu konuda herhangi bir yasak söz konusu değildir. Fakat bazen fiili imkansızlık nedeniyle aynı anda birden fazla işyerinden SSK’ya bildirimler sahtecilik nedeniyle iptal edilebilmektedir. Mesela, bir işyeri Kars’ta diğer işyeri İstanbul’da ise ve bu kişi aynı andan iki ilde birden olması fiilen imkansızdır. 506 sayılı Kanun’un “Günlük kazanç sınırları” başlıklı 78’inci maddesinin son fıkrasına göre, “…Aynı zamanda birden fazla işverenin işinde çalışan sigortalıların ücretlerinden kesilen primler, bu madde uyarınca tesbit edilen üst sınır üzerinden hesaplanacak miktarı aşarsa, fark, sigortalının müracaatı üzerine hissesi oranında kendisine geri verilir” demektedir ki halen geçerli olan günlük üst sınır 126,75 ve aylık üst sınır ise 3802,50 YTL olup aynı ay içinde bildirilen kazançlarınızın toplamı üst sınır rakamdan çok ise sigorta priminin işçi payı SSK tarafından kendisine geri verilir. Birden çok işyerinde SSK’ya bildirilen kazançlar toplanır ama günler toplanmaz yani her bir işyeri 30’ar gün aylık çalışma günü bildirince o ay 30’dan fazla o yıl da 360’dan fazla sayılamaz. Emekli aylığının hesaplanmasında sigortalı için SSK’ya bildirilen kazançların büyük önemi vardır ve çalışırken aldığı ücretlere göre emekli olduğunda alacağı emekli aylığı belli edilir. Bu nedenle de birden fazla işyerinden SSK’ya bildirilen bir kişi için hesaplanacak emekli aylığı diğerlerine göre daha fazla olacaktır. Yine 506 sayılı Kanun’un, “Ödenek ve gelirlere esas tutulacak günlük kazanç” başlıklı 88’inci maddesinin 8’inci fıkrasına göre, “…Günlük kazancının hesabına esas tutulan dönem içinde aynı zamanda birden çok işde çalışan sigortalının ödenek ve gelire esas tutulacak günlük kazancının tesbitinde, bu işler dolayısiyle elde edilen ve sigorta primi hesabına esas tutulan kazançlar ayrı ayrı nazara alınır ve günlük kazanç yukarıki esaslar dairesinde hesaplanır ” denilerek, istirahatlı iken verilecek geçici işgöremezlik ödenekleri ile iş kazası-meslek hastalığı geçirilirse işçiye verilecek sürekli işgöremezlik gelirinin nasıl hesaplanacağı açıklanmıştır. Bankaya hacze gidin ve bir de tazminat davası açın SayIn Ali Bey, 09.08.2007 tarihli bir özel bir bankanın emekli sandığından alınan emekli maaşına kredi kartı borcu nedeniyle haciz koyulamayacağına dair yazınızı okudum. Benzer durumla karşı karşıya kaldım ve 11 ay süren hukuk mücadelesini kazandım. Ancak hesapta 11 ay boyunca biriken emekli maaşlarıma bankaca el konuldu ve bu dönemde hesapta bloke olduğu için kredi kartıma hesapta para olduğu halde ödeme yapamadım. Ve kredi kartımı kanuni takibe koydular. Açtığım davayı kazandım. Ancak banka 8.5.2007’de mahkeme kararları sunulduğu halde paraların iadesini defalarca talep etmeme rağmen yapmadı. En son BDDK’ya şikayet ettim. BDDK yetkilisi bankadan görüş istediklerini söyledi. Böyle bir durumda daha ne yapabilirim, 12 aydır mağdurum. Başka gelirim yok. Eşim SSK emeklisi. Maddi ve manevi tazminat davası açacağım. Fakat dava yine uzun sürer mi? Ya da mahkeme tüm daha önce açılmış ve kazanılmış davalara istinaden çabuk karar verir mi? Her türlü belgeyi sunmama rağmen bilirkişi raporu istendi duruldu. Banka aylarca sözleşme mahkemeye sunamadı. Her şey apaçık ortada. Kanunlar belli. Bir bankanın bu şekilde kanun kararlarını hiçe sayma hakkı var mıdır? İşlem yapanlar ve yaptıranlar hakkında ne tür dava açmalıyım? İsmi mahfuz Hanımefendi sizi yürekten tebrik ederim, hukuk mücadelesi vermiş ve kazanmışsınız. Evet zor bir süreç geçirmişsiniz ama sonunda hakkınızı söke söke almışsınız. Bankanın ismini vermemişsiniz kamu mu özel sektör mü olduğunu anlayamadım ama ilk yapmanız gereken, mahkeme kararını uygulamayan banka yetkilileri hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunun ve bu arada icra müdürlüğünde icra işlemlerine başlayın. Merak etmeyin kamu bankası ise savcılık gereğini yapar özel sektör ise icra müdürlüğü gereğini yerine getirir. Alamadığınız aylıklar için faiz de isteyin. Öte yandan 11 ay boyunca emekli aylığınızı vermeyen bankaya karşı bu nedenle de uğradığınızı zararlar için bir de maddi ve manevi tazminat davası açın. Davalar uzun sürse de sonunda kazanır, tazminatlarınızı ve uğradığınız manevi zararlarınızı da alırsınız. Sendikadan başka TİS de olmalı Bİzler gıda sektöründe Tansaş’ta çalışmaktayız. Sizler de biliyorsunuz ki bundan 16 ay önce Tansaş’ı Koç Grubu aldı. Bu birleşmeden sonra bizleri sendikalı yaptılar Migros T.A.Ş çatısı altında birleştirdiler. Benim sizlerden öğrenmek istediğim şu, Migros’la Tansaş aynı sendikaya bağlı ancak Migros çalışanları için sendikadan sağlanan haklardan biz Tansaş çalışanları yararlanamıyoruz. Bu konu hakkında bizleri bilgilendirirseniz seviniriz. Tansaş Çalışanları Sayın okurlarım basında takip edebildiğim kadarıyla Tansaş’ın satıldığını ben de biliyorum ama bir işyerinde var olan TİS’ten (Toplu İş Sözleşmesi’nden) yararlanabilmek için o işyeri ve işyerlerinde çalışıyor olmak gerekir. Siz şu an sendika üyesi olmuşsunuz ama sizin işyerleriniz (Tansaş’lar) için geçerli işveren ve sendikanın birlikte imzaladıkları bir TİS olmadığı için Migros’lar için imzalanmış TİS’den direkt olarak yararlanamazsınız. Zira, Migros ile sendika arasında imzalanmış TİS’in yetki belgesinde sizlerin çalıştığınız işyerleri için de yetki verilmiş olmalıydı. Kısa…kısa… |