Bugün Gazetesi–Sosyal Güvenlik Reformu’nuza Sahip Çıkın (2)

17 Şubat 2007

Sosyal Güvenlik Reformu’nuza Sahip Çıkın (2)


Sayın BUGÜN Gazetesi okurları sizlere bir çok haklar getiren sosyal güvenlik reformu yarım kaldı ve yürürlük tarihi de 01.07.2007 gününe ertelendi ancak reformunuza sahip çıkmazsanız yürürlük tarihi bir kez daha erteleneceğe benziyor. Biz de Ak Parti Ankara Milletvekili, TBMM Plan Bütçe Komisyonu Üyesi ve Sosyal Güvenlik Reformu Alt Komisyon Başkanı, SSK Eski Genel Müdürü Mehmet Zekai ÖZCAN’a mikrofonu uzattık ve sizler için sorduk.


 


 


A.T. : SSK, Bağ-Kur, T.C. Emekli Sandığı ile anlaşmalı özel hastanelerde sigortalılar yine  fark ödeyecekler mi?


 


M.Z.Ö : Kesinlikle ödemeyecekler. Genel sağlık ile kamu veya özel hastanelerde hiçbir ücret ödenmesi söz konusu değil.  Fark isteyen sağlık kurumu  tesbit edildiğinde SGK sözleşmesini bir yıl süreyle iptal edecek ve hasta gönderilmeyecek. Ancak, iki noktada fark alınacak. Biri tek kişilik özel odalarda yatarak tedavi olmak isteyenler kişiler fark ödeyecek, diğeri ise muayenede profesör veya doçente yaptıran kişiler rızası ile fark ödeyecekler. Reformun en önemli noktalarında biri 18 yaşındaki altındaki gençlerin sorgusuz-sualsiz genel sağlık sigortası kapsamında değerlendirilmesidir. Anayasamızda bile yer alan Genel Sağlık Sigortası Cumhuriyet tarihinde bir ilktir ve böyle bir yasanın mahkeme tarafından iptal edilmiş olması sıkıntı yaratmıştır .


 


A.T. : Reform tam olarak yürürlüğe girmese bile emeklilik ile genel sağlık sigortası sistemi temmuz ayında ayrılabilir mi ? Yani sadece GSS yürürlüğe sokulabilir mi? Ayrıca, primsiz ödemelerle ilgili bir tasarı halen TBMM’de bekliyor bu konuda bilgi verebilir misiniz?


 


M.Z.Ö : Aslında sosyal güvenlik reformu sosyal güvenlik sadece emeklilik veya sadece sağlık değil burada mühim olan toplumda güçsüz insanlara fayda sağlamaktadır. Ülkemizde 16 milyon yoksul kişi var gerçi bu rakam AKP iktidarı ile 5 milyon azalmıştır. Yoksul kişinin yaşlandığı zaman başkasının merhametine ihtiyacı olmadan bakılması gerekiyor. Şimdi ise komşuları yada belediyeler bu konuda yaşlı ve güçsüz vatandaşlara yardımcı oluyorlar. Böyle kişilere bu reform tamamen yürürlüğe girdiğinde maaş ve sosyal yardımda bulunulacaktı, hatta bir kişinin çocuğunu okutması içinde çocuk yardımı vardı. Gençlerimize de iş edinme yardımı ile bu yasanın içeriğinde yer almaktadır. Bu yasa yürürlüğe girdiği zaman ikinci ayağını oluşturacaktı. İnşallah bu yasa yürürlüğe girecek ve tek çatı altında yürürlüğe girecek.


            Şunu da unutmamak gerekir, Türkiye, Avrupada emekli sigortası bakımından kötü olan 3. ülkedir ve diğer iki ülke olan İtalya Avusturya ise yaptıkları yasal düzenlemelerle 2010 yılında açıklarını azaltacaklar. Biz de bu reformu hayata geçiremezsek ileride emekli aylıkları ile değil geçinmek alabilmek bile sorun olacak. Esas olan toplumda sosyal harcamaların gayri safi milli hasıla içindeki yeridir, biz emekli aylıklarını öderken çok fazla açık veriyoruz ama hiç sosyal güvenlik sistemi içine girmemiş kesine pek fazla kaynak aktaramıyoruz. Gerçi, sosyal transferlerin oranı Akparti ile birlikte arttırıldı ama bunu daha da artırmamız gerekir.


 


A.T. : TBMM’den evde bakım hizmetleri ile ilgili kanun çıktı. Özürlülere bakan kişilere devlet tarafından para verilecek. Engelliler arasında ise SSK, Bağ-Kur ve T.C. Emekli Sandığına bağlı oluşlarına göre emeklilik haklarında ciddi farklılıklar vardı ve sosyal güvenlik reformu ile beraber bu ayrımcılık ortadan kalkıyordu. Ancak, reformun iptali ile engelliler arasındaki ayrımcılık devam edecek. Şayet, reform temmuza yetişmez ise engelliler için ayrı bir düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz ?


 


M.Z.Ö : Sistemi bu şekilde bölük bölçük çıkarırsak reformu yok etmiş oluruz. Bu sistemi bir bütün olarak devreye sokmamız gerekiyor. Toplumda böyle gelir böyle gider sözü Akparti ile değişmiştir, böyle gelir ama böyle gitmez. Bu reformu gerçekleştiremezsek Türk milletinin önünü kesmiş oluruz.


 


A.T. : Reformla birlikte vefat eden sigortalıların geride kalanların dul-yetim aylığı verilmesi için şartlar basitleştiriliyordu ve 900 gün prim yeterli olacaktı, şimdi ise sadece SSK’lılar 900 günle, Bağ-Kur’lular 1800 günle, memurlar için ise 3600 günle dul-yetim aylığı verilecek. Bu durumda arada bir büyük farklılıklar olacak reform yürürlüğe girinceye kadar birkaç maddelik bir kanunla düzenleme yapılabilir mi?


 


M.Z.Ö :Evet reformlar birlikte kurumlara göre değişiklik arzeden dul-yetim aylığı şartlarını basitleştirdiğimiz gibi geçmiş yıllarda vefat etmiş, işçi, memur, esnafın eş ve çocuklarına yeterli günü yok diye aylık verilmemiş ise 900 günü tamamlamaları şartıyla dul-yetim aylığı verilecekti. Hatta 900 günü yoksa bile yurtdışı borçlanması-askerlik borçlanması gibi uygulamalarla 900 güne tamamlayabileceklerdi ama reformun iptaliyle bu haktan Bağ-Kur’lular ile memurların yani T.C. Emekli Sandığı iştirakçilerinin eş ve çocukları yararlanamadı. Temmuz ayında reform yürürlüğe girince hepsi eşitlenecek o tarihe kadar ayrı bir düzenleme yapılması çok zor.


 


A.T. : Verdiğiniz bilgiler ve değerlendirmeler için çok teşekkür ederim…