EMEKLİLİK GEREKÇESİ İLE KIDEM TAZMİNATI ZAMANINDA ÖDENMEZSE FAİZİ İSTENİR.
6 Eylül 2011
EMEKLİLİK GEREKÇESİ İLE KIDEM TAZMİNATI ZAMANINDA ÖDENMEZSE FAİZİ İSTENİR.
Birçok okurumuzdan gelen sorulardan biri de emeklilik için işverenlerine dilekçe verdiklerinde Kıdem Tazminatı alma açısından sıkıntı yaşadıklarını,bu haklarının zamanında ödenmediği için hak kaybına uğradıklarını söyleyerek geciktirilen her geçen geç ödeme günü için faiz isteme haklarının olup olmadığını soruyorlar.
Özellikle 4-1(a)’lı olarak tanımlanan SSK statüsündeki çalışanlar 1475 sayılı İş Kanununun 14.Maddesinin;
4- Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;
5- (Ek: 25.8.1999 -4447/45 md.) 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,
en az bir yıllık kıdem süresi olması halinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.
Bu durumda işçinin işe başladığı tarihten itibaren emekliliğe ayrıldığı süre içinde geçen süre bir yıldan fazla sürmesi halinde Kıdem Tazminatı alama hakkı doğacaktır.
İşverene Belgeleme Şartı:
İşçinin 4 üncü fıkrası hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için yaşlılık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi şarttır.
Aynı şekilde 5’inci fıkra hükmünden yararlanmak isteyenlerde bağlı oldukları SGK İl yada Merkez Müdürlüklerinden alacakları yazılı belgeler ile de işverenlere müracaat etmeleri gerekecektir.
Kıdem Tazminatının Hesaplanması Esası:
Kıdem tazminatının hesaplanması, son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort, götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur.
Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, tazminata esas ücret, işçinin işten ayrılma tarihi ile zammın yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.
Kıdem tazminatına esas olacak ücretin hesabında ücrete ilaveten işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.
Gecikme Faizi İsteme Hakkı Var:
Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi sebebiyle açılacak davanın sonunda hakim gecikme süresi için ödenmeyen süreye göre, mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmeder. İşçinin mevzuattan doğan diğer hakları saklıdır.
Toplu Sözleşme İle 30 Gün Arta Bilir:
Kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük süre hizmet akitleri veya toplu iş sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebilir.
En Yüksek Devlet Memuruna Ödenecek Miktarı Aşamaz:
Toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleri ile belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez.
2011 yılı için bu tutar 01.07.2011-31.12.2011 arasında 2.731,85 TL.’dir.
Konuyla İlgili Emsal Yargı Kararı:
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
Tarih : 19.01.2010
Esas No : 2009/47848
Karar No : 2010/356
İşçi yaşlılık aylığına hak kazanabileceğine dair yazıyı işverene ibraz ederek işyerinden ayrılmış olmakla bu tarih itibariyle kıdem tazminatına hak kazanmış durumdadır. Kıdem tazminatı faiz başlangıcı olarak bu tarih esas alınmalıdır.
İstemin Özeti: Davacı, kıdem tazminatı ile izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiş, yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almış, hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili tarafından verilen 04.12.2009 tarihli dilekçede, Dairemizin 17.09.2009 tarih ve E. 2008/12537, K. 2009/23242 sayılı bozma kararının faiz yönünden maddi hataya dayalı olarak verildiği ileri sürülerek kararın ortadan kaldırılması ve hükmün onanmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
Karar: Dairemizce verilen bozma ilamında, işyerinden emeklilik sebebiyle ayrılan davacı işçi yönünden kıdem tazminatı faiz başlangıcının belirlenebilmesi için yaşlılık aylığı tahsis yazısının ya da yaşlılık aylığına hak kazanabileceğini gösteren yazının işverene bildirilip bildirilmediğinin araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Davacı vekili maddi hatanın giderilmesini talep ettiği dilekçesinde, dava dosyası içinde bulunan şahsi sicil dosyasında, Sosyal Sigortalar Kurumuna ve işverene başvuruya dair yazıların bulunduğunu belirtmiştir.
Dosya ve eklerinin incelenmesinden, davacının 03.10.2006 tarihinde Sosyal Sigortalar Kurumuna başvuruda bulunduğu ve ilgili kurumun 05.10.2006 tarihli yazısında işçinin başvurusu halinde yaşlılık aylığı bağlanacağının bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacı işçi sözü edilen kurum yazısını da ibraz ederek 15.09.2006 tarihinde emekliye ayrılmak istediğine dair yazıyı işverene bildirmiş ve işyerinden bu suretle ayrılmıştır. Davacı işçinin daha sonra yaşlılık aylığı için ilgili kuruma başvurduğu ve tahsis yapıldığı hususları da tartışma dışıdır. Davalı işveren 25.12.2006 tarihinde kıdem tazminatının bir kısmını da ödemiştir. Bu durumda davacı işçi yaşlılık aylığına hak kazanabileceğine dair yazıyı işverene ibraz ederek işyerinden ayrılmış olmakla bu tarih itibariyle kıdem tazminatına hak kazanmış durumdadır. Mahkemece faiz başlangıcı yönünden verilen karar usul ve yasaya uygun olup, Dairemizce şahsi dosya içindeki belgelerin gözden kaçırılması sonucu araştırmaya yönelik bozma kararı verildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafın maddi hatayı ileri süren dilekçesindeki itirazları bu yönden yerinde görülmüş ve Dairemizce verilen bozma kararı ortadan kaldırılarak, kanuna uygun olan hükmün onanmasına oybirliği ile karar verilmiştir.
VEDAT İLKİ