Gazeteci erken emekli olur

7 Şubat 2005

Ali Tezel ;
[email protected]
[email protected]


Gazeteci erken emekli olur

Öncelikle, sosyal güvenlik ile ilgili yayınlarınızı köşenizde ilgi ile takip ediyorum. Bu konuda vatandaşı aydınlattığınız için sizi kutluyorum.

Ali Bey, 22.09.1966 doğumluyum. İlk sigortalı olmam tarihim 01.01.1986 ve 1986 Haziran ile 1987 Ekim tarihleri arasındaki 18 aylık askerliğimin ardından 01.02.1988 tarihinde eski yasa olan 1475’ten işe başladım ve 1993 yılının 2 Temmuz tarihine kadar aralıksız devam etti. Daha sonra bir gün dahi ara vermeden sizin de çok iyi bildiğiniz 212 Sayılı Basın Kanunu kapsamına girdim. 2 Temmuz 1993 ile 1999 yılının Ağustos sonuna kadar bu kapsamda 6 yıl, 2 ay görev yaptıktan sonra istifa ettim.

Bu işyerinden sonra yeni bir işyerine 2001 yılının 2 Şubat 2001 yılında yine Basın Yasası Kanunu’na tabi (212) olarak başladım ve şu anda da hiç fire vermeden devam etmektedir. Bildiğiniz gibi 212 Yasası kapsamında 10 yılı tamamlamış olan 2,5 yıl geriye düşerek yıpranma olayından yararlanmaktadır. Hesaplarımdan ve SSK yetkililerinden edindiğim belgeye göre hem eski hem de yeni işyerlerindeki çalışmayı göz önünde bulundurarak 10 yılı aştım.

Ancak; yetkililerin tereddüt ettiği ve dilekçe isteyerek araştırılacağını belirttiği konuda kafamız karışıyor. 1999 yılında çıkan kademeli emeklilik yasası (o zaman 6 yıl 2 ay oluyor) beni etkiliyor mu, yoksa daha sonraki 212 sayılı yasada çalıştığım da hesaplanarak 10 yılı tamamlayıp, 2.5 yıl geriye düşüyor muyum?

Ayrıca, benim verdiğim bilgiler doğrultusunda 5500’ü aşkın primim söz konusu ve emekli yaşı olarak da 49 gözüküyor (212 kapsam düşülmemiş). Benim sizden tam öğrenmek istediğim; ben yıpranmadan yararlanıyor muyum ve kaç yaşında emekli olurum? S. Özkeser

Sayın Özkeser, gerek 08.09.1999 tarihli 4447 sayılı ve 23.05.2002 günü resmi gazetede yayınlanan 4759 sayılı kanunların yürürlük gününde basında 3600 gününüz olmadığından o tarihlerde basın çalışmanız o zamanki uygulamalarda emeklilik yaşınızın tespitinde değerlendirmeye alınmaz. Bu nedenle de 01.01.1986 işe başlama tarihi ile 49 yaşından ve 01.01.2011 gününden sonra en az 5300 gün sayısı ile emekli olurdunuz ama basında çalışmaya devam ederek 6 yıl, 2 ay olan basın çalışması süreniz daha sonra basında 3600 günü tamamlanınca basın çalışmanızın 1/4 ü kadar süre hem yaşı (49) hem de 01.01.2011 tarihini geriye çekecektir. Mesela basında 3600 gününüz tamamlandığı anda 49 yaştan 2.5 yıl düşülecek ve 46.5 yaşından ve 01.07.2008 gününden sonra 5300 gün ile emekli olacağınız gibi basında çalışmaya devam edip basın çalışmanız 7200 gününüz olursa 44 yaşından ve 01.01.2006 gününden sonra emekli olabilirsiniz.



——————————————————————————–



Bulgaristan göçmeni

1989 zorunlu göçe tabi Bulgaristan göçmeniyim. 04.03.1937 doğum tarihim. 01.04.1992 tarihinde sigortalı olarak işe başladım ve 11.06.2004 tarihinde ayrıldım. 4331 sigortalı günüm var . 20 ay askerliğimi de borçlandım. 3600 gün üzerinden hangi tarihte emekliliğimi hak ediyorum? Eğer emekliliğimi hak etmiş isem, hangi tarih itibarı ile dilekçemi yazmam gerekiyor? Ahmet Şen Ahmet Bey, yukarıdaki bilgilere göre 01.04.1992 olan sigorta başlangıcınız 20 aylık askerlik borçlanması ile 01.08.1990 olmuş olup bu başlangıç ile 01.08.2005 günü SSK’dan emekli olursunuz. Askerliği 20 ay değil de 2 yıl olarak borçlanma hakkınız da vardı bu hakkı kullanırsanız 01.04.2005 günü de emekli olabilirsiniz.



——————————————————————————–



Okurlara cevaplar

Cüneyt Kaynak-5 yıl önceki SSK’lı çalışmanızdan sonra yeniden bir işe girip çalışmaya başlarsanız 90 gün prim ödendiğinde kendiniz için 120 gün prim ödendiğinde eş ve çocuklar için sağlık karnesi isteme hakkınız var.

Senai Duman-Gemerek-SSK’nın reddettiği yurtdışı borçlanması için iş mahkemesinde dava açmanız gerekir. Dava açmadığınız takdirde yurtdışı sürelerinizi borçlanamazsınız ve bu durumda 25 yıllık sigortalılık süresi ile 2010 yılında SSK’dan 5300 gün (Bağ-Kur ve ödediğiniz askerlik dahil) sayısı ile emekli olursunuz. Dava açar ve kazanırsanız bu kere yurtdışı sürenizi borçlanıp hemen emekli olma hakkınız da var.



——————————————————————————–



Başbakana mektup gönderin

Ali Bey, ben 2022 Sayılı Kanuna göre sakat olduğum için T.C. Emekli Sandığı’ndan her üç ayda bir 503720054 sicil numarası ile aylık alıyordum ama 1987 yılında evlendiğim için aylığımı kesiyorlar. Ben on senedir dizlerimin üzerinde sürükleniyorum, soruyorum size kadın erkek eşitliği nerde erkek olsaydım aylık almaya devam edecektim ama kadın olduğum ve üstelik evli bir kadın olduğum için aylığımı kestiler bu haksızlık değil mi? Durduk yere boşanayım mı? Fatma Çiçek-Gebze

Fatma Hanım, sizinle aynı taraftayız, 2022 Sayılı Kanun’un birinci maddesi gereğince size bağlanan aylığı, evlilik nedeniyle kesmeleri yasal değildir. Kim kesmiş ise yanlış yapmış. Zira, madde metnine göre;

‘…65 yaşını doldurmadığı halde başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde malul olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayanlarla durumlarına uygun bir işe yerleştirilemeyen sakatlardan, yukarıdaki şartları taşıyan Türk vatandaşlarına da bu kanun hükümlerine göre aynı ölçüde aylık bağlanır.’

Size aylık verilmesi için boşanmanız da gerekmez. Durumu, başbakana ve sizlerin hakları için TBMM’de gece-gündüz çalışan Lokman Ayva’ya mektup gönderin.



——————————————————————————–



Dedenin soruları var

Ali Bey yaşım 73 ve rahmetli Atatürk’ü hayatta iken gören mutlu bir insanım. Akşam Gazetesi’nin devamlı okuruyum, hatta 37 ekran TV sahibi olmuş bir talihliyim. Sorunum ise; 07.01.2005 günü yayınladığınız bir yazıyı anlayamadım. Ben SSK emeklisiyim, 1950 senesinde evlenip 49 yıl aynı yastığa başkoyduğum eşimi 1999 yılında kaybettim. Eşim Bağ-Kur’dan emekliydi ve şu anda ben ve manevi kızımız (1972 doğumlu ve biraz zihinsel sorunlu) hissemiz oranında aylık alıyoruz.


Ben öldükten sonra kızım benim üzerimden SSK’dan ve annesinin üzerinden Bağ-Kur’dan aylık alacak mı?


Alırsa annesinden aldığım maaş onun aldığı maaşa eklenecek mi?


Ben ölünceye kadar SSK’dan maaş aldığımdan, vefat eden eşim nedeniyle Bağ-Kur’dan aylık alacak mıyım?

Ali Bey gazetede yayınlarsanız ismi mahfuz olsun. İsmi Mahfuz

Sayın okurum, vefat eden Bağ-Kur emeklisi eşiniz nedeniyle hem siz dul aylığı hem de kızınız yetim aylığı alır. Allah gecinden versin siz vefat ederseniz kızınız annesi üzerinden yetim aylığı almaya devam eder ama 4958 Sayılı Kanun nedeniyle sizin üzerinizden SSK’dan yetim aylığı alamaz. Velhasıl siz vefat edince kızınızın eline sadece annesinden şu an aldığı aylık geçecek, sizin aldığının hiçbir aylık kızınıza kalmayacaktır. Ancak, yazınızda kızınızın zihinsel sorunları olduğunu yazmışsınız, eğer bu sorunlar nedeniyle malul (çalışamaz) raporu alabilirseniz, o takdirde siz vefat ettikten sonra sizin aylığınızın %25 kadarını alabilir.



——————————————————————————–



Aylık paylaşımı oranı

Ali Bey,1999 yılında vefat eden 7528360 SSK sigorta sicil numaralı babamın ölümünün ardından babamın maaşı öğrenci olduğum için bana(1/4), bekar olan kız kardeşime (1/4) ve anneme(2/4) paylaştırıldı. Okul hayatımın bitmesinin ardından benim maaşım kesildi. Ancak diğer bireylerin maaşlarına kesinlikle hiçbir aktarım yapılmadı. Annem ve kardeşimin bu konudaki dilekçelerine ise gerekli düzenleme yapılmıştır şeklinde cevap geldi. Acaba bu paranın bu şekilde gasp edilmesi yasal mı?Yardımcı olursanız minnettar kalırım, şimdiden teşekkürler. İbrahim Bekler

İbrahim Bey, sosyal güvenlik kanunları gereğince anne tek başına kalırsa eşinin aylığının %75 oranı ile alırken çocukları var ise %50 oranı ile alabilir. Çocukların her biri de %25 oranı ile babalarının aylığını (iki çocuktan fazla ise düşer) alırlar. Bu hesaplama ile bir eş (kadın-erkek fark etmez) ve iki çocuk olursa vefat eden sigortalının aylığının %100 oranı ile hepsini alırken, çocuklardan birinin aylıktan düşmesi eş ve çocuğun aylığının yükselmesine neden olmaz. Bundan sonra kız kardeşiniz de evlilik, çalışma gibi nedenlerle aylıktan düşer annenin aylık oranı %50’den, %75 oranına yükselir.