GAZİ AYLIKLARINDA YENİ DÜZENLEMELER (AYLIKLARI KESİLENLER DAHİL)

16 Mayıs 2020

26 Mart 2020 Resmi Gazetede yayımlanan 7226 sayılı kanunla Gazi aylıklarında değişiklikler yapılmıştır.

Kural gazi aylığı bağlananların bu aylıklarından sonra 20 yıldır sigortalı olanlar ve en az 5000 günü bulunanlar yaşlılık aylığı isteyebilecektir.

2330 sayılı kanuna getirilen 6495 sayılı kanunla getirilen değişiklik ile daha önce bağlanan gazi aylıklarından gazilik öncesi sigortalılığı bulunanların bu hizmetlerin tasfiye edilmiş olması veya gaziliğe neden olan arıza nedeni ile alınan engelli raporlarının-vergi indirim kayıtlarının nazara alınmayacak olması nedeni bir çok gazinin aylığı kesilip borç çıkarılmasından sonra yeni düzenleme sonrasında aylığı kesilenler 5510 sayılı kanuna getirilen geçici 30.madde kapsamında kabul edilerek aylık aldıkları sürelerden eksik olan gün sayısı kadar gün sayısı eklenecektir.  Bu kişilerin eski aylıkları zamlandırılarak Nisan ayından itibaren aylıkları ödenmeye devam edecektir. Aylıkta geçtiği halde eksik günlere eklenen günlerin aylığı artıran ve azaltan bir yönü bulunmamaktadır.

İptal edilen kesilen aylık alınan süredeki günlerin yeniden aylık bağlamaya yetmemesi halinde, ( bu süre en az 5.000 gün ve aylık bağlandıktan sonra ilk sigorta kaydının 20 yıl önce olması halidir.) aylığı kesilen gaziler hakkında 3713 Terörle Mücadele Kanunu Ek 1.maddesi uyarınca yeniden istihdamı sağlanır. Örneğin kamu işçiliğine başlatılır.

Gazilerden geçmiş dönemde aylık alıp kesilenlerin aylık sorunları büyük ölçüde böylece çözülmüş oldu. 5510 sayılı kanuna eklenen geçici 79 maddesinde 05.12.2019 tarihinde yapılan değişiklikle (7194/48 md.) geçmiş dönem aylıklarından “…fazla veya yersiz ödemelere ilişkin borç çıkarılmaz, çıkarılmış borçların ödenmemiş olan kısımları terkin edilir, maddenin yayımı tarihinden önce tahsil edilmiş tutarlar iade ve mahsup edilmez…” düzenlemesi ile  geçmiş dönem borçları silinmişti.

Gaziler için 2013 değişikliğini benimsemek mümkün değildir. 5.000 gün ve 20 yıldır sigortalılık şartının 2330 sayılı kanuna eklenmesi yerine 5510 sayılı kanunda  eklenmesi daha isabetli olabilirdi.

Geçici 81 hükmü ile aylık tutarına ilişkin tartışmalar kaldırılmış olması eski aylığın zamlandırılması yerinde ve isabetli olmuştur.

Yeni koşullara göre eskiden aylık almayanların aylık bağlanmasında aylık bağlama oranları eski düzenlemelere göredir.

Bu değişikliğe göre aylığı yeniden bağlanamayan ancak yeniden istihdam edilenlerin ileri de yeniden bağlanacak aylıklarının eski aylıklarının zamlı halinde az olmaması kazanılmış bir hak sayılmalıdır. Değişiklik hükmünün bu şekilde anlaşılması daha koruyucudur. Zira amaç yalnızca eksik süreyi tamamlamaktır. İptal edilen eski aylıkta geçen süre ile istihdamda geçen süre arasında bir fark oluşmamalıdır.

Düşünceme göre 6495 değişikliğinden önce meydana gelen arızalar ile gazilik öncesi sigortalı günler tasfiye edilerek nazara alınmaması ancak değişikliğin yürürlüğü sonrası içindir. Bana sorulacak soruları bu şekilde cevaplamaya devam edeceğim. Kısaca 01.01.2014 öncesi aylık için başvurusu olanlar eski kanunlara tabidir. Yine 01.01.2014 öncesi meydana gelen gazilik nedeni ile arızalardan doğan aylık hakkı koşulları eski kanunlara tabidir. Bu tartışma düzeltilen aylıklardan Nisan 2020 öncesi aylığın ödenmesi kısa süre içinde ödenmeyen aylıklar içinde geçerli olmaya devam edecektir.

Gazilik ve şehitlikten doğan haklar niteliği itibari ile daraltılamayan yalnızca iyileştirilebilen haklar olarak aleyhe dokunulmaz haklar olarak düşünülüp adlandırılmalıdır. Teşvik edici düzenlemelerin küçük bir miktar dahi olsa, sadece terör gazilerine değil küresel bir salgın ve biyolojik savaş düzeyine erişen Covid-19 gazi ve şehitleri içinde yapılması toplumsal teşekkürün onların yaşamları boyunca hatırlayacakları bir sebebe dönüştürülmesi, mevcut çalışan maaş ve ücretlerinin veya emekli aylıklarının % 1 dahi zamlı ödenmesi düşünülebilir.

GAZİLERLE İLGİLİ SON DÖNEM DÜZENLEMELER

GEÇİCİ MADDE 79- (Ek:5/12/2019-7194/48 md.)

5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesi, bu Kanunun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası ile 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara, 1005 sayılı Kanun, 3713 sayılı Kanunun ek 3 üncü maddesine, 17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanuna ve 24/6/2008 tarihli ve 5774 sayılı Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması ile Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanuna göre aylık bağlanmış olanların kendilerine veya bunlardan ölenlerin hak sahiplerine, bu kapsamda maddenin yürürlük tarihine kadar yapılan ve bu Kanunun 96 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında olduğu Kurumca tespit edilen fazla veya yersiz ödemelere ilişkin borç çıkarılmaz, çıkarılmış borçların ödenmemiş olan kısımları terkin edilir, maddenin yayımı tarihinden önce tahsil edilmiş tutarlar iade ve mahsup edilmez.

2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü, dördüncü, beşinci ve altıncı cümlelerine aykırı olacak şekilde ödenen ve bu Kanunun 96 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında olduğu Kurumca tespit edilen fazla veya yersiz olarak yapılan ödemeler hakkında da birinci fıkra hükümleri uygula

26 Mart 2020 Resmi Gazetede yayımlanan 7226 sayılı kanunla yapılan değişiklikler;

MADDE 6 – 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Ancak, bu kapsamdakiler aylık bağlandığı tarihten sonra geçen çalışmaları esas alındığında en az 20 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 5000 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla talepleri halinde ayrıca yaşlılık aylığından yararlanırlar.”

MADDE 30 – 5510 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 81 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan malûller ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi kapsamında aylık bağlanan vazife ve harp malûllerinden, 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü, dördüncü, beşinci ve altıncı cümlelerine aykırı olacak şekilde yaşlılık veya malûllük aylığı bağlanmış olanlardan, tahsis talep tarihi itibarıyla ilgili kanunlarında öngörülen aylık bağlama koşullarından prim ödeme gün sayısı veya sigortalılık süresi şartının sigortalıların kasıtlı veya kusurlu davranışlarından kaynaklanmayan nedenlerle sağlanmadığı daha sonra anlaşılanların, aylık aldıkları süre herhangi bir şekilde prim talep edilmeksizin prim ödeme gün sayısı olarak dikkate alınır. Ancak;

a) Aylık aldıkları süre, eksik hizmet süresinden fazla olanlar için, yalnızca eksik hizmet süresinin tamamlanacağı tarihe kadarki süre kullanılır. Bu kapsamda olanlar için yeni bir aylık hesabı yapılmaksızın, maddenin yürürlük tarihini takip eden ay başından itibaren kesilmiş olan aylıkları, aylıklara uygulanan artış oranları kadar artırılarak yeniden bağlanır.

b) Aylık aldıkları süre, eksik hizmet süresinden az olanların, aylık başlangıç tarihi ile aylıklarının kesildiği tarih arasında prim ödeme gün sayısı olarak dikkate alınan süre aylıklarının hesabında dikkate alınmaz.

Birinci fıkra kapsamında bulunan vazife ve harp malûllerinden, bu maddeyi ihdas eden Kanunla 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan değişiklik ve bu madde esasları dâhilinde yeniden aylığa hak kazanamayanlar hakkında, 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesindeki istihdama ilişkin hükümler ayrıca uygulanır.”