HABERTÜRK-Alkışlar Cumhurbaşkanı Gül’e
10 Temmuz 2009
Alkışlar Cumhurbaşkanı Gül’e
Dün saat 17.00 gazete devlet bakanı Ali BABACAN’a hitaben “Babacan’ı insafa davet” başlıklı yazıyı kaleme almış ve “Ülkemizde modern kölelik uygulaması başlatacak olan, Özel İstihdam Bürolarına (ÖİB) sanayi ve ticaret işyerlerinde işçi kiralama hakkı tanınması konusunda Devlet Bakanı Ali Babacan, uygulamaya karşı çıkan sendikaları paylamış. ÖİB’lerin işçi kiralaması uygulaması ile işsizliğin azalacağını iddia etmiş. Ancak hem konuyu saptırıyor hem de insafsızlık yapıyor. Avrupa ve ABD’de ÖİB’lerin ev hizmetleri (hizmetçilik-bakıcılık-bahçıvanlık) ile tarım işyerlerinde işçi kiralaması uygulaması vardır ve bu bizim ülkemiz için de uygulanabilir. Bu uygulanabilirlik için sadece ÖİB’lerin yönetmeliğinde ufak bir değişiklik yapmak yeterli olup, İş Kanunu’na madde eklemeye gerek yoktur. Çünkü hem ev hizmetleri hem de tarım işçileri İş Kanunu kapsamı içinde değillerdir. Ancak, yaptığınız İş Kanununda değişikliktir yani sanayi ve ticaret işyerlerinde ÖİB’lere işçi kiralama hakkı veriyorsunuz. Bu ayrımı bilecek kadar da zekisiniz ama sanırım insanlara köle haline getirmeyi engelleyecek insaf duygularınız körelmiş olabilir. Sizi insafa davet ediyorum. Son olarak da bu bürolar açılında ülkemizde 100 binlik istihdam sağlayacak fabrikalar, işyerleri mi gelecek? Bunu düşünecek kadar saf olamazsınız, çünkü biz saf değiliz, yemiyoruz.” demiştim. Ardından da Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah GÜL için de inşallah onaylamaz diye dua etmiştim. Zira, bu yasayı onaylasaydı “kendisine karşı sivil itaatsizlik” demokratik tepkimi koymayı bile düşünüyordum. Ancak, akl-ı selim galip geldi. Cumhurbaşkanımız “Modern Kölelik Yasa”sını veto etti. Kendisini alkışlıyorum.
Bu arada NTV ve CNBC-E Televizyonlarının canlı yayınlarında getirilen “Kölelik Yasa”sını elimden geldiğince açıklamaya, anlatmaya çalışmıştım. Özel İstihdam Bürolarının sahiplerinden geldiğini düşündüğüm bazı tepkilerde de “susturun bu Ali Tezel’i, bilmeden konuşuyor” diyenlere de buradan selam gönderiyorum.
Zira, bu işi en iyi bilenlerdenim ve davet ettiğim açık oturumlara da hiç biri gelmek istemedi çünkü, ÖİB’ler ile İŞKUR genel müdürünün suyu bulandırmasına, kamuoyunu yanıltmalarına engel olduğumu Onlar benden daha iyi biliyorlardı.
Yasanın veto gerekçesinde belirtilen, “…yapılan düzenleme gerçek amacının dışında sonuçlar doğurabilecek ve madde kapsamındaki işçilerin emeğinin istismarı, insan onuruna yakışmayan durumların doğması gibi kanunun amaçlamadığı olumsuz uygulamalara ve çalışma barışının bozulmasına yol açılabilecektir.” cümlesinin de altına da imzamı atıyorum.