HABERTÜRK-Doğum borçlanmasında SGK tuzağına dikkat edin-İkramiye davasını kendisi açanlara uyarı ve tüyo

23 Kasım 2010

Doğum borçlanmasında SGK tuzağına dikkat edin


 


Kanuna göre, doğum borçlanması yapabilmek için SSK’lı çalışırken doğum yapmış olmak gerekiyor ve bu sebeple de borçlanılan sürelerin de SSK’lı gibi değerlendirilmesi yasa gereğidir. Ancak, SGK doğum borçlanması yapanlara yeni bir tuzak hazırladı ve borçlanma dilekçesi verirken, Bağ-Kur’lu veya isteğe bağlı Bağ-Kur’lu olanların ödedikleri süreleri Bağ-Kur’lu sayacağım diyor…


 



***Borçlanılan süreler SSK’dan sayılıyordu
Doğum Borçlanması ile ilgili olarak SGK tarafından hazırlanan 2008/111 sayılı Hizmet Borçlanma İşlemleri Genelgesine göre; “2008 yılı Ekim ayı başından önce geçen ve bu tarihten sonra borçlanılan sürelerle bu sürelere ait kazançlar 5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerine göre değerlendirilecektir” denilmek suretiyle doğum borçlanma sürelerinin 4/a (SSK’lı olarak) sigortalılık süresinden sayılacağı belirtilmiştir.


Bu konuda SGK memurları yanlışlık yapmasın diye de konuyu örneklendirmişlerdi. Genelge’deki örneğe göre; son sigortalılığı 4/b  (Bağ-Kur)olan sigortalının doğum borçlanması yapması hâlinde borçlandığı süreler kazanç ve hizmet olarak 4/a (SSK) kapsamında geçmiş hizmet olarak değerlendirilir” denilmişti.


 


***SGK şimdi tuzak kurdu
SSK’lıların (
4/a) sigortalısı olarak işten ayrıldıktan sonra 300 gün içinde doğum yapma şartı konusunda kaybettiği mahkemeler sonrasında geri adım atan SGK, 300 gün şartını kaldırdı ve bunu 2010/106 sayılı yeni Hizmet Borçlanma İşlemleri Genelgesiyle duyurdu. Fakat bu genelge ile kadınlara tuzak hazırladı. Buna göre; doğum borçlanmasının statüsünün, sigortalının borçlandığı tarihteki sigortalılık statüsü olacağı, zorunlu sigortalılığı sona erdikten sonra isteğe bağlı sigortaya prim ödeyenlerden doğum borçlanması yapanların, borçlandırılan doğum sürelerinin 4/b (Bağ-Kur) kapsamında, sigortalılık olarak değerlendirileceğini de eklemiştir. Öte yandan ilk genelgede SSK’lı sayılacağı yönündeki bölümün de örneğin de kaldırıldığı da yeni genelgede öne çıkarılmıştır.


 


***Son yedi yıl kuralına dikkat


SGK’nın yeni borçlanma genelgesi ile kadınların doğum borçlanması yaparken, SSK’lı çalışıyor olması gerekir aksi halde SSK’dan değil, Bağ-Kur’dan emekli olma riskini alırlar. SGK’nın tuzağına düşerler.


Bilindiği üzere, Hizmet Birleştirme Kanunu’na göre, emekliliğe esas sigortalılığın tespitinde, sigortalıların geriye doğru prim ödenerek geçen son yedi yıllık fiili hizmet (360×7=2520 gün) süresi esas alınmakta, aylığın bağlanıp ödenmesi, bu süre içinde fiili hizmet süresi fazla olan statüden yapılmaktadır.
Doğumun orta yaşlarda gerçekleşmesi hâlinde borçlanma yapılması durumunda son yedi yıl hesabında dikkate alınması söz konusu olabilir. Şu an isteğe bağlı sigortalı olduğu için doğum borçlanması 4/b (Bağ-Kur) statüsü olarak değerlendirilecek olanlar buna özellikle dikkate etmelidirler.



Ancak, SSK (4/a) emeklilik şartlarından emekli olamayan sigortalılar isteğe bağlı sigortaya son verip bir işte çalışmaya başlayarak (SSK) 4/a sigortalısı olur ve sonrasında doğum borçlanması talep ederlerse, borçlanılan süreler 4/a (SSK) sigortalılık sürelerinden sayılacağından emeklilik şartlarından olumsuz etkilenmeyeceklerdir. Yoksa, mahkeme yolu dışında SGK’dan emekli olamazlar.


 


İkramiye davasını kendisi açanlara uyarı ve tüyo


Gazetemizde yayınlanan eski memurların ikramiyeleri için dava dilekçesi örneğini kullanarak kendileri İdare Mahkemelerinde dava açanlardan çok sayıda ileti gelmektedir. Gelen mesajlara göre bir çoğu idari yargıdaki usulü bilmediğinden davayı kaybettim zannetmektedir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu gereğince, sizler dava dilekçesi ile dava açtığınızda, bu dava dilekçenizi idare mahkemesi, davalı idareye gönderir. Davalı idare kendisine gönderilen dava dilekçesine 30 gün içinde cevap yazar ve mahkemeye verir. Mahkeme cevabı size gönderir ve 30 gün içinde sizin idareye cevabınızı ister. Sizin yazacağınız cevabı da tekrar davalı idareye gönderir ve cevaplamalarını ister. Böylece iki sizden, iki davalı idareden gelen replik ve düpliklerden sonra dosya tamamlanmış olur ve hakim oturup kararını verir.


Bu arada Sosyal Güvenlik Kurumu, gönderdiği cevaplarda 2007,2006,2005 yıllarında kazandığı davalardan örnekler koymaktadır. Bu kaybedilmiş davalardan ürkmeyin, korkmayın, zira SGK’nın kazandığı davaların hepsi Danıştay’ın ve Anayasa Mahkemesinin kararlarından öncedir. Sonrasında kazandığı dava yoktur.