HABERTÜRK-Emeklilere intibak çalışması devam ediyor

15 Ekim 2009


Emeklilere intibak çalışması devam ediyor


 


Salı günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Ömer DİNÇER’in konuklarından birisiydim, benim gibi çok sayıda “Çalışma Hayatı” yazarı da oradaydı…


1996 yılından beridir çalışma hayatı ve sosyal güvenlik konularında köşe hazırlıyorum, yazı dizileri yapıyorum bu süre zarfında 10’dan fazla Çalışma Bakanı geldi ve gitti, hiç biri bu yazarlar da ne diyor dememişti…


İlk defa bir bakan sizden yararlanıyorum, yazdıklarınız çok işimize yarıyor diyor…


Bu arada çok sayıda konuda da yazarların kafasındaki soruları da içtenlikle bazen yazmayın diyerek cevaplayan bir bakan vardı karşımızda…


 


 


 


***Ertelenen toplantı Salı günü yapıldı


Kendisini, bürokratik süreçleri azalma çabaları ve Kamu Yönetimine getirmek istediği etkinlik ve verimlilik çabaları ile her zaman takdir ettiğim Çalışma Bakanımızla, aslında, Ramazan ayında İstanbul’da hem Sağlık hem de Çalışma Bakanının davetlisi olarak tüm “Çalışma Hayatı” yazarlarına iftar davetinde birlikte olacaktık ama İstanbul’u sel götürecek uyarıları sebebiyle ertelenmişti. Şimdi de Çalışma Bakanlığının kadim basın müşaviri Kayhan Ünal’ın yoğun çabaları sonrasında çok sayıda yazarla birlikte Salı günü Bakanlık makamındaydık. Benimle birlikte 10’dan fazla yazar da oradaydı.  Kendisine çok sayıda soru sorduk hepsine de içtenlikle hatta hocalık yaparak ayrıntılarıyla anlattı, kendisine hem bu nedenle hem de daveti için teşekkür ediyorum.


 


***Emeklilere intibak yasası için çalışma başlatılmış


Sorulardan biri intibak işlemleri konusundaydı, (sanırım İsa Yazar sormuştu) bilindiği gibi 25 çeşide yakın emekli statüsü var hepsi de birbirinden farklı kriterlerle emekli edildiklerinden, farklı emekli aylıkları alıyorlar. Bunların intibak ettirilmesi gerekiyor. Öte yandan Bağ-Kur’dan çeşitli defalar basamak satın alarak, emekli olduklarında hayal kırıklığı yaşayan ve satın aldıkları basamaklarının emekliliklerinde pek işe yaramadığını görenler için de bir düzenleme çalışması devam ediyormuş. Yakında TBMM’ye sevk edilecekmiş. Bu konuda inşallah demekten başka bir şey diyemiyorum zira bir önceki Çalışma Bakanı Faruk Çelik’de intibak konusunda bir çalışma başlatmış ve eski emeklilere sadece 59 lira zam verilmesinin maliyetinin 3,5 milyar liradan fazla maliyeti olduğu görülünce vazgeçilmişti. Zira, 59 liralık zam eski emeklilerin kayıpları karşılamadığı için emekliler memnun olmayacağı gibi 3,5 milyar liralık maliyet konusunda da ekonomi yönetiminin ikna edilmesinde de sorunlar ortaya çıkacaktı. Yani ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranılamayacağı görülünce vazgeçilmişti, umarım bu kere Bakan Dinçer bu işi başarır.


 


***KEY parası varmış liste bitmemiş


KEY işi ne olacak diye ben sordum. Sayın Bakan, birazcık da sitem ile KEY’i ödeyecek paramız var dedi. Aslında 28 Haziran 2009 günü açıklanması gereken ikinci KEY listesinin açıklanması yaklaşık 110 gündür gecikmişti. Hatta bu köşeden görüyorsunuz gecikmeyi unutmamak ve unutturmamak adına sayaç da koymuştuk. 5 milyon 800 bine yakın itirazcı da dört gözle listenin açıklanmasını ve paralarının ödenmesini bekliyordu. Ben de Onlar adına sorduk, çünkü bu konuda 110 gündür hiçbir resmi yetkili doyurucu bir açıklama yapmadığı gibi bazı gazetelerde bilgi kırıntısı gibi haberlerden başka bir şey de yoktu.  


İşte bu noktada Bakan Dinçer, listenin sonlandırılmasında bazı sorunlar olduğunu yaklaşık 3 milyon itirazcı için gerekli çalışmanın belge-bilgi eksikliğinden sonlandırılamadığını ifade edip, sanırım yakın zamanda bu listeyi bitiririz dedi.


 


***1 Ocak 2010 günü Sağlık Sisteminde değişiklikler olacak


Sağlık sistemimiz daha doğrusu ülkenin en büyük sağlık finansörü SGK’nın (Sosyal Güvenlik Kurumu’nun) 1 Ocak 2010 gününden itibaren ödeme sisteminde Global Bütçe uygulamasına geçeceği bu konuda, kamu hastaneleri adına Sağlık Bakanlığı ile anlaştıklarını, özel hastanelerle de anlaşma konusunda bir sıkıntılarının olmadığını belirtti. Sadece İlaç üretici ve dağıtıcıları konusunda sorunlar olması ihtimali olduğunu da ekledi.


 


–2010 yılı başında başlayacak olan, Global Bütçe ile Sağlık Bakanlığı’nın tüm birimlerine ne kadar muayene, tedavi, sağlık hizmeti verirse versin sadece 12 milyar 700 milyon lira para ödeneceğini, sağlık hizmet sayısı arttıkça bu rakama göre birim fiyatlarda indirim yapılacakmış.


 


2010 yılı başından itibaren, tüm özel hastanelere de yaklaşık 5,3 milyar lira para ödenmesi düşünülmektedir. Ancak, Bakan Dinçer’in açıklamasına göre özel hastanelere 5 sınıfa ayrılacak ve sınıflara göre de halen yüzde 30 olan ilave ücret alınması uygulaması da yüzde 30, 40, 50, 60, 70 olarak arttırılacak. Yani, özel hastanelere gidenlerden 15 lira muayene ücreti ile 10 ile 21 lira arasında değişen ilave ücreti de alınacak.


 


–İlaç fiyatları konusunda, halen ödemeye esas olan rakamlar belirlenirken, etiket fiyatları üzerinden,  yeni mamül ilaçlarda yüzde 100 ve jenerik ilaçlardaki yüzde 80 olan oranın düşürülerek 2010 yılı başından itibaren yüzde 60 olarak uygulanacakmış. Yani devlet (SGK) ilaçların birim fiyatlarını düşürmeyi amaçlamaktaymış.


 


***Yabancı Çalışma İzin alma süresi 3-5 güne düşecek


Bakanlık koltuğuna ilk oturduğu günlerde yabancılara ait çalışma izninin süresi konusunda çok sayıda şikayet aldığını belirten Bakan Dinçer, 3 ay olan bu süreyi şu an 1 aya düşürdüklerini yakında da 3-5 güne düşürüp hemen bütün işlemleri de elektronik ortamda gerçeklemesi konusundaki çalışmaların da bitmek üzere olduğu müjdesini de verdi.


 


***Özel İstihdam Bürolarının işçi kiralamasında ısrarcı olacağız


Yine, şiddetle karşı çıktığım Özel İstihdam Bürolarına işçi kiralama uygulaması konusunda ısrarcı olup olmayacaklarını sordum, hiç duraksamaksızın, ısrarcı olacağız dedi. İşte bu konuda kendisi ile büyük görüş ayrılığımız var. İşyeri ile işçi, işveren ile işçi arasında sokulmak istenen ÖİB’larına işçi kiralama uygulaması sanayi ve ticaret işleri de dahil edilirse, emek piyasası alt üst olacağı gibi zaten can çekişen sendikacılık da tamamen biter. Öte yandan emekli piyasasının gelişmediği, ev hizmetleri ve tarım işleri konusunda ÖİB’larına işçi kiralama hakkı verilmesine karşı değilim hatta destekçisiyim.


 


Çünkü, TBMM’den geçen ve Cumhurbaşkanımız tarafından veto edilen ÖİB’lerin işçi kiralaması uygulaması sanayi ve ticaret işlerinde de uygulanmaya başlanırsa,


Bugüne kadar yerleşmiş bütün bireysel ve toplu İş Hukuku uygulamalarını yok olacak, iş ile işyeri, işçi ile işverenin arasına ÖİB girecek.


***Kiralık işçilerin bütün hakları biter


-İşe iade davası açma hakkı olmaz,


-Kıdem tazminatı hakkı olmaz,


-İhbar tazminatı hakkı olmaz,


-Ücretini alamamışsa fabrikadan isteyemez,


-Sigortası ödenmemişse fabrika sahibinin sorumluluğu olmaz,


-Sendika ve Toplu İş Sözleşmesi de olmaz