HABERTÜRK-Fazla ödediğiniz vergileri tıpkı ikramiyeler gibi davayla alabilirsiniz

17 Şubat 2010

Fazla ödediğiniz vergileri tıpkı ikramiyeler gibi davayla alabilirsiniz


 


Anayasa Mahkemesinin 2006 yılındaki ücretlilerden alınan gelir vergisinin yüzde 35’lik dilimini iptal etmesinden sonra ortalık karıştı… Kimisi diyor ki Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez ödenen vergiler geriye alınamaz… Ben dahil bir grup da alınabilir diyor… Hadi şimdi işin nasıl olduğunu halkın anlayacağı dille yazalım…Sonra da nasıl alabileceklerinin de yolunu gösterelim…


 


Ali bey, siz dava açan parasını alabilir diye yazmıştınız. Ancak, bazı yazarlar da olmaz geçmişe doğru yürümez diye yazmış. Hangisi doğru?


Bu arada vergi hakimi bir arkadaşım direkt dava açmak yerine önce ilgili Vergi Dairesine başvuru yapmamı sonra da onlar reddedince de Maliye Bakanlığına dilekçe vermek gerektiğini söyledi. Onlar da reddedince ancak vergi mahkemesine dava açılabiliyormuş ve o durumda geçmişe yönelik faizi ile birlikte iade alınabileceğini söyledi.


Şimdi hangisi doğru ve sonradan kazaya uğramamak için hangi yolu izlemeliyiz bu ne zaman belli olur?  İbrahim Kaşlı


 


 


***Anayasa Mahkemesi kararları geriye gidiyor


Bir çokları diyor ki Anayasa Mahkemesi kararları, Anayasa gereğince geriye yürümez. İlk bakışta bu doğrudur ama işin esasına girince ve geçmişteki örnekleri görünce doğru olmadığını da görüyoruz. Hatta, Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez diyenler, geçmişte kendi köşelerinden nasıl geriye gittiğini de anlatmışlardı.


Örnek mi işte size “emekli ikramiyeleri” konusundaki Anayasa Mahkemesi kararı;


SSK, Bağ-Kur ve T.C. Emekli Sandığı ile 18 kadar da özel banka-borsa sandıklarının ikisi veya daha çoğunda hizmeti olup da emekli olanlara, eski adıyla T.C. Emekli Sandığı yeni adıyla SGK’nın emekli ikramiyelerini ödeyebilmesinin ana kuralı son defa 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı’ndan ayrılmış olmak kuralını, Anayasa Mahkemesi 05.06.2009 günü Resmi Gazetede yayınladığı kararı ile (2829 sayılı Kanun’un 12 inci maddesindeki cümleyi) iptal etti.


İptal kararı doğrultusunda TBMM’nin yeni bir düzenleme yapması için de kararın bir yıl sonra yani 05.06.2010 günü yürürlüğe girmesine de karar verdi. Yani karar daha yürürlüğe girmedi ama dava açan ikramiyelerini alıyor, bazıları da kararda belirtildiği üzere karara uygun olarak TBMM’nin 5 Haziran 2010 gününe kadar yapması gereken düzenlemeyi bekliyor.


***Karar geriye yürümeseydi geçmişte ayrılanlar ikramiye alamazdı


Şimdi, Anayasa’nın 153 üncü maddesindeki, “İptal kararları geriye yürümez…” hükmünü aynen alırsak, 05.06.2010 gününden önce emekli olmuş olanlara geçmiş yıllardaki emekli ikramiyelerinizi alamazsınız. Ancak, bu tarihten sonra emekli olanlara bu karar geçerlidir bu sebeple üzerine bir bardak su için dememiz gerekirdi.


Ancak, bu konularda uzman olan değerli dostlarım Metin Taş ile Sezgin Özcan’ın emekli ikramiyeleri konusunda köşelerinde yazdıkları makaleye göre;


“…Fakat Danıştay, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı 5 Haziran 2010 tarihinde yürürlüğe girecek olmakla birlikte, Danıştay konuya ilişkin devam eden uyuşmazlıklarla ilgili olarak uyuşmazlık konusu edilen işlemin yasal dayanağının kalmadığı görüşüyle, verdiği kararlarında iptal hükmünü dikkate alıyor.


Danıştay’a göre; Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal hükmünün Resmi Gazete’de yayımlanmasında başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de Anayasa Mahkemesi’nce bir kanunun tümünün ya da belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde eldeki davaların Anayasaya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmez.


Başka bir anlatımla, Anayasa Mahkemesi’nin, iptal kararının yürürlüğe gireceği tarihi ileriye dönük olarak ertelemiş bulunması, öncelikle yasama organına aynı konuda, iptal kararının gerekçesine uygun olarak, yeni bir düzenleme için olanak tanımak ve ortada hukuki bir boşluk yaratmamak amacına yönelik olup, yargı mercilerinin bakmakta oldukları uyuşmazlıklarda hukuka ve Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş kuralları uygulaması ve uyuşmazlıkları bu kurallara göre çözümlemesi sonucunu doğurmaz…” denilerek Anayasa mahkemesi kararlarının geriye de götürülebileceğini açıkça ortaya koyuyor ki ben de aynı görüşteyim.


***Yüzde 35’den ödediğiniz vergileri de geri alabilirsiniz


Anayasa Mahkemesi’nin emekli ikramiyelerine benzer bir şekilde 2006 yılındaki yüzde 35’lik vergi dilimini Anayasaya aykırı bularak iptal etmesi ve kararın da 8 Ocak 2010 günü yayınlanması ve iptal kararına uygun bir şekilde TBMM’nin yeni bir düzenleme yapması için 8 Temmuz 2010 gününe kadar süre vermesi konusunda da ben kararın geriye yürüyeceğini düşünüyorum.


***Davayı açan parasını alır


Gerek, Mahkemenin iptal ettiği 2006 yılındaki yüzde 35 gerek sonraki yıllardaki yüzde 35’lik dilimden vergi ödeyen çalışanlar (işçiler veya memurlar) veya net ücret sözleşmesi ile işverenlerin ödedikleri gelir vergilerinin dava yoluyla geri alınacağını düşünüyorum.


***Ortada emsal kararlar var


Vergi dilimlerinin adaletsizliği üzerine hem Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri Ali TOPUZ, Haluk KOÇ ile birlikte 116 CHP Milletvekili ile açılan iptal davaları sonrasında aşağıdaki illerin vergi mahkemelerinin hakimleri, yüzde 35’lik vergi oranının haksızlığını hakim olarak kendileri de inanarak konuyu Anayasa Mahkemesine taşıdılar ve Anayasa Mahkemesi de konuyu 08.01.2010 günü konuyu sonlandırdı.


1- Denizli Vergi Mahkemesi                                  (Esas Sayısı: 2007/70)


2- Konya Vergi Mahkemesi                                  (Esas Sayısı: 2007/101)


3- Danıştay Dördüncü Dairesi                               (Esas Sayısı: 2008/67)


4- Ankara İkinci Vergi Mahkemesi                       (Esas Sayısı: 2008/69)


5- Sakarya Vergi Mahkemesi                                (Esas Sayısı: 2009/14)


6- İstanbul Onbirinci Vergi Mahkemesi                (Esas Sayısı: 2009/60)


Anayasa Mahkemesi,           5479 sayılı Kanun’un 1. maddesiyle değiştirilen 31.12.1960 günlü, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 103. maddesinde yer alan 40.000 YTL’den fazlasının 40.000 YTL’si için 9.190 YTL, ifadesinden sonra gelen “… fazlası %35 oranında …” ibaresinin, “ücret gelirleri” yönünden,iptal etti.


Konunun iptal ile sonlanmasından sonra yukarıda sayılan mahkemelere dava açan ücretliler fazla ödedikleri gelir vergilerini geri alırlar yani ortada emsal kararlar var ve olmaya da devam edecek.


***Anayasa Mahkemesi kararı yenilik doğurdu


Öte yandan, Anayasa Mahkemesinin kararını yayınlattığı 8 Ocak 2010 gününe kadar yasadışı sayılmayan yüzde 35’lik vergi dilimi artık yüce mahkemenin kararıyla hukuk dışı ilan edildi. Öyleyse ortada yeni bir durum var. Benim düşünceme göre, 2006,2007,2008,2009 yıllarında yüzde 35’lik dilimden vergi ödeyen ücretliler dava açarlarsa paralarını geri alabilirler.


Ayrıca, Anayasa’da sadece Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez ilkesi yok ki bir de 138 inci maddesinde, “ Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler….” diyor.


Önlerine gelen konuda hakimlerimiz vicdanlarına ve hukuka göre mi yoksa sadece kuru kuru kanuni metinlere göre mi karar verecekler? Tabi ki işin içine vicdan da girecek. Ortada, iptal edilmeyen 2007-2008-2009-ve 2010 için boşluk var. Hakimlerimiz de vicdanları ile bu boşluğu dolduracaklardır.


 


***Ne yapmaları gerekir?



1-Önce 2006, 2007, 2008, 2009 yıllarının hepsinde bir kaçında veya en az birinde yüzde 35’lik dilimden vergi ödeyen çalışanlar (veya net ücret anlaşması varsa işverenleri) yerel maliye birimlerine fazla ödedikleri vergileri Anayasa Mahkemesinin kararı doğrultusunda geri istemelidirler.


2-Yerel maliye birimleri 30 gün içinde olumlu cevap vermezlerse veya hiç cevap vermezlerse bu kere şikayet yoluyla Maliye Bakanlığı’na başvurmaları gerekir.


3-Maliye Bakanlığı da 60 gün içinde olumlu cevap vermezse veya hiç cevap vermezse bu kere Danıştay’da dava açılması gerekir.


***Ne kazanırsınız ne kaybedersiniz?


Diyelim ki dava açtınız ve kazandınız ödediğiniz tüm fazla vergileri Maliye’den tahsil edersiniz veya ödeyeceğiniz vergilere mahsup edersiniz.


Diyelim ki kaybettiniz bu durumda 400 lira kadar avukatlık ücreti ile 200 lira kadar da dava masrafı ödersiniz.


Ne dersiniz hukuk adına uğraşmaya değer mi?