HABERTÜRK-SGK İtfaiyecilere ve röntgencilere fiili hizmet zammını vermiyor
9 Ağustos 2010
SGK İtfaiyecilere ve röntgencilere fiili hizmet zammını vermiyor
Polis ve askerlerde uzun yıllardır var olan yıpranma hakkı gibi itfaiyecilere de 1 Ekim 2008 gününden itibaren 1/6 oranlı yıpranma hakkı getirildi ama SGK, itfaiyecilere sadece yangın söndürdükleri günler için yıpranma veririm diyor…
SGK, askerlere ve polislere savaştıklarında,-çatışıklarında değil her gün nasıl veriyorsa, itfaiyecilere de aynısı yapmak zorundadır…
***İtfaiyeci ve röntgencilere yıpranma getirildi
30 Eylül 2008 gününe kadar özel sektörde veya kamuda çalışan itfaiyecilere fiili hizmet zammı yani yıpranma hakkı yoktu.
Daha doğrusu, devlet sanatçıları, TRT yönetici ve çalışanları yıpranma alıyorlar ama itfaiyecilik gibi zor bir işi yapanlara yıpranma hakkı verilmemişti. 1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren, 5510 sayılı Kanunun 40. maddesinde fiili hizmet süresi zammı hakkı verilen iş ve meslekler 15 kısma ayrılmış olup, bunlardan 15 incisi itfaiye veya yangın söndürme işleridir. İlgili maddeye göre, itfaiyeci ve yangın söndürücü gibi işlerde çalışanlar için yılda 60 gün fiili hizmet zammından yararlanma hakkı verilmiştir.
***SGK yasadışı uygulama yapıyor
Görüldüğü üzere itfaiye ve yangın söndürme işinde çalışanlara bu meslekte çalıştıkları her yıl için 60 gün fiili hizmet zammı yani yıpranma verilmesi gerektiği yasa hükmü olduğu gibi yasanın TBMM’den geçişi sırasında da gerekçesinde de bu durum aynen yazılıdır.
Gel gelelim uygulamada SGK, itfaiyecilere sadece yangın söndürmeye katıldıkları gün sayısının altıda biri kadar yıpranma hakkı veririm, boş beklerlerken veya yangın söndükten sonra soğutma çalışmalarındaki günleri için yıpranma vermem demektedir.
SGK’nın 27 Eylül 2008 tarihli ve 27010 sayılı resmi gazetede yayınlanan ilgili YÖNETMELİK ile 5/6/ 2009 tarih ve “Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulaması” konulu 2009/79 sayılı GENELGEsindeki maddeler 5510 sayılı Kanunun 40. maddesindeki T.B.M.M’ ne 2005 yılında sevk edilen tasarı gerekçesine uygun düşmediği gibi, 1982 Anayasasının 2. ve 13. maddelerinde ki ölçülülük ilkesine, 5. maddesindeki kişilerin hak ve hürriyetlerine, sosyal Hukuk Devleti ve Adalet ilkelerine, 10.maddesinde ki herkesin Kanun önündeki eşitlik ilkesine, 60.maddesinde ki Sosyal Güvenlik hakkından yaralanma ilkesine, 102 numaralı İLO sözleşmesinde ki sosyal güvenlik ve asgari normların standartları ilkesine, 111 numaralı İLO sözleşmesinin iş ve meslek çeşitleri bakımından kişiye ayrımcılık yapılmaması ilkesine, 118 numaralı İLO sözleşmesindeki sosyal güvenlik haklarındaki eşit uygulama ve ayrımcılık yapılmaması ilkesine,İnsan Hakları Evrensel bildirisinin 2 ve 23 üncü maddelerinde ki ayrımcılık yapılmadan eşit uygulama ilkelerine aykırıdır.
***Sanatçı, polis ve askerlere farklı uygulama
Sosyal Güvenlik Kurumu, devlet sanatçılarına, balerinlere, polislere, askerlere hiçbir iş yapmadan otursalar bile sadece bu görevde oldukları için yüzde 25 oranında (her yıla 90 gün) fiili hizmet zammı verirken, iş itfaiyecilere geldiğinde sadece yangın söndürdükleri günler için veririm demesi yasadışıdır.
SGK, itfaiyeci işçiye yangın söndürme görevinin verilmesinden başka, fiilen yangını söndürmesi ve yangının risklerine maruz bırakılması şartı da getirmiştir. Üstelik yangını soğutma süresi de göz ardı edilmiştir. Başka bir ifadeyle o gün içinde sadece ekiple yangın söndürdüğü süre kadar fiili hizmet zammı süresinden yararlandırılması ön görülmüştür.
***Röntgencilere de haksız uygulama yapılıyor
Tıpkı itfaiyecilere yapılan haksızlık gibi halk arasında röntgenci olarak tanımlanan, yasal olarak, “Radyoaktif ve radyoiyon izan maddelerle yapılan işler”de “Doğal ve yapay radyoaktif, radyoiyonizan maddeler veya bütün diğer korpüsküler, emanasyon kaynakları ile yapılan işlerde çalışanlara” da her yıl için 90 gün yıpranma hakkı vardır. Ancak, SGK bu tür işlerde çalışanlara da sadece bu işi yaptıkları gün sayısının dörtte biri kadar yıpranma hakkı veririm demektedir.
Polis ve askerlere ise gelince uygulamayı değiştirmekte ve ister çalışsın ister çalışmasın, ister çatışsın ister çatışmasın sadece polis veya asker ünvanını taşıdığı sürece yıpranma hakkı TAM olarak verilmektedir.
Ablan ve yeğenlerin için 348 gün askerlik ödeyin
Ali bey, eniştem 8 Temmuz 2010 da vefat etti. 93-95 yılları arası 665 gün Bağ-Kur hizmeti var. vefatından önceki günlerde 20 hazirandan 8 temmuza kadar da sigorta hizmeti var. 2001 Şubat ayından beri bir limited şirkette ortak ve şirket halen faal durumda. 95-97 yılları arasında askerliğini yapmış. Biz ekim 2008’den vefat tarihine kadar borçlanmak istedik ve askerliği de eklediğimizde 1800 günü geçiyordu. SGK’dan bir memur ise şirket ortağı olarak başladığı günden bu zamana kadar 9 yıllık surenin ödenmesi gerektiğini söyledi. Arada 15 bin lira farkediyor. Yukarıdaki bilgiler ışığında ne tavsiye edersiniz? İki çocuğu var. Fatih Özberk
Fatih bey, eniştenizin geride kalanlarına dul ve yetim aylığı bağlatabilmeniz için gün sayısının 1800 günün üzerinde olması gerekir. Bağ-Kur’da primi ödenmiş 665 günü var. 2001 yılında vefatına kadar da şirket ortağı olduğundan 2001-2010 arasında birikmiş Bağ-Kur borcu var ama 5510 sayılı Kanun’un geçici 17 inci maddesine göre 2001 yılı Şubat ayı ile 30.04.2008 arasındaki 5 yılı aşan süredeki borçları yasal olarak silinmiş durumda. Bağ-Kur bu sürenin borcunu silmemiş ise dilekçe verin silsinler. Bu sebeple, eniştenizin Bağ-Kur’a sadece 01.05.2008 ile 08.07.2010 arasındaki süre için (787 günlük) Bağ-Kur borcu var. Öyleyse Bağ-Kur borcunu ödediğinizde toplamda 1452 günü olacak. 1800 günden eksik kalan süreyi (348 günü) ise askerlik borçlanması yaparak tamamlayabilirsiniz. Zira, 1 Ekim 2008 gününden sonra vefat edenlerin 1800 güne tamamlamak için askerlik borçlanması yapma hakkı var.
Okurlara Kısa Cevaplar
Feza Baykal Özet-11.08.1969 doğum tarihiniz ve 05.09.1991 sigorta başlangıcınız ile 48 yaşında en az 5525 gün ile emekli olursunuz. Sizin zaten 6023 gününüz olduğundan bundan sonra hiç çalışmasanız veya isteğe bağlı prim ödemeseniz dahi 11.08.2017 günü yaşınızı tamamlayınca emekli olma hakkını elde etmişsiniz. Yaşı beklediğiniz 7 yıl süresince tavandan (aylık 4943 lira) kazanç ile çalışırsanız her çalışma ayında ilerde alacağınız emekli aylığı 10 lira kadar artar, asgari ücretten çalışırsanız her ay 2,25 lira düşer.
Bora Güleş- 02.05.1969 doğumlu polis abiniz, 953 gün SSK’lı çalışması, 18 aylık askerlik süresinden sonra 20.09.1993 günü polis olarak işe başlamış. 18 yaşından önce geçen 208 SSK günü emeklilik hesabında dikkate alınmayacaktır. Bu durumda 23 Mayıs 2002 günü itibariyle fiili hizmeti, 745 gün SSK, 540 gün askerlik ve 9 yıl, 7 ay polisliktir. Ayrıca, 2 yıl, 4 ay fiili hizmet zammı süresi ile toplamda, 5635 gündür (15 yıl, 7 aydır). Bu durumda emeklilikte baz yaşı, 50’dir. Ancak bu baz yaştan polislikte geçireceği sürenin dörtte biri kadar düşülecektir. Mesela, Eylül 2010 itibariyle polislikte 17 yılı geçtiğinde 4 yıl, 3 ay yaştan indirim kazanmış olup emeklilik yaşı şu an için 45 yaş, 9 aya düşmüş durumdadır. Bu arada sormuşsunuz, emeklilik baz yaşını hesaplamak için 23 Mayıs 2002’ye kadar olan fiili hizmet zamları dikkat alınırken, baz yaştan düşülecek süre hesaplanırken bugüne kadar geçen sürenin fiili hizmet zammına bakılır.