HABERTÜRK-Sosyal güvenlikten genç kaçarken yaşlı kovalıyor
14 Mayıs 2009
Gençler sosyal güvenlikten kaçmak, yaşlılar yakalanmak için çırpınıyor
1 Ocak 1988 gününden beridir vergi mükellefiyim ama Bağ-Kur kaydım 2000 yılı Ekim ayından başlatıldı. Bu geçmiş yıllarımı nasıl kayıt ettirip ödeyebilirim, mahkemeye versem olur mu? İsmi Mahfuz
Sosyal güvenlik gençken, dinçken, güçlüyken, paran-pulun varken, sağlam iken; yaşlılığını, dinginliği, güçsüzlüğü, parasızlığı, sakatlığı, malüllüğü düşünme sanatıdır ve bu sanatın, geleneğin, düşüncenin oluşmasına yerleşmesine devlet ön ayak olmalıdır…
Unutmayın hepimiz fakir adayıyız, hepimiz malül adayıyız, hepimiz özürlü adayıyız, hepimiz düşkün, yetim, dul adaylarıyız…
Bu sosyal güvenlik ne menem bir şey gençler kaçmak yaşlılar ise gençliklerinde kaçtıkları yılları saydırmak için uğraşıyorlar. Biraz da evliliğe benziyor bekarlar yakalanmak evliler kaçmak ister gibi…
Yüzlerce genç var diyorlar ki sigortasız çalışsak da işveren primlerimizi SGK’ya değil de bize ödese diyen veya vergi mükellefiyim ama prim ödemekten kurtulmanın yolu yok mu diye soran.
Ancak, öte yandan da binlerce de yaşlı var gençliğimizde sosyal güvenlikten kaçmıştık şimdi o yılları sigortalı yapmanın, o yılları satın almanın, borçlanmanın yolu yok mu diye soru gönderen.
Maalesef ülkemizde sosyal güvenlik bilincini yeterinde yerleştirememişiz ve geçmiş yıllarda sigortasız çalışma, Bağ-Kur’dan kaçma bir gelenek haline gelmişti ama unutmayalım sosyal güvenlik gençken, dinçken, güçlüyken, paran-pulun varken, yaşlılığını, dinginliği, güçsüzlüğü, parasızlığı düşünme sanatıdır ve buna devlet ön ayak olmalıdır.
Soruyu gönderen okurumuza da maalesef 1988-2000 yılları arasında sosyal güvenliksiz geçen vergi mükellefi olduğu süreleri sosyal güvenlikli hale getirmenin bir yolu şu an yok diyebilirim. SGK’ya başvursa dileği reddedilir mahkemeye gidenlerden de daha kazananına rastlamadım.
Bu arada ben 16 yaşından beridir vergi mükellefiyim ama annem-babam beni gidip Bağ-Kur’a kaydettirmemiş, şimdi gidip anamı-babamı mahkemeye versem eski yıllarımı Bağ-Kur’lu saydırabilir miyim? diye soranlar bile var…
Sosyal Güvenliğin en temel ilkesi zorunluluk
Kamu sosyal güvenlik sisteminin olmazsa olmaz kuralı zorunluluk kuralıdır. Yani işçi olarak işe girenler SSK’lıdır (4/A’lı), vergi mükellefi veya şirket ortağı olanlar Bağ-Kur’lu (4/B’li) sayılırlar ve mecburdurlar. Ancak, bu zorunluluk kuralına birkaç kez istisna (af) getirilmiştir.
20.04.1982 Miladı
Zorunlu Bağ-Kur sigortasının başladığı milat diyebiliriz, zira 1972 yılında uygulanmaya başlanılan Bağ-Kur sigortalılığı ilk başlarda zorunlu değildi ve Bağ-Kur’da aktif-pasif dengesi tarihi boyunca hiç olmadı. İşte bu nedenle de 20.04.1982 günü zorunlu Bağ-Kur başlatıldı. Dendi ki bundan sonra vergi mükellefi, şirket ortağı, esnaf sanatkarlara kayıtlı olanlar 20 Nisan 1982 gününden itibaren zorunlu Bağ-Kur’ludur ve bunlardan isteyenler varsa geçmiş sürelerini de Bağ-Kur’lu sayarız denmiştir.
04.10.2000 Miladı
Mesela, 04.10.2000 gününden önce vergi mükellefi, şirket ortağı olup da Bağ-Kur’a kaydolması gerektiği halde gidip zamanında Bağ-Kur’a kaydolmayanların zorunlu Bağ-Kur’luluğu 4 Ekim 2000 günü başlatılmış ve kendilerine de 2000 yılı öncesi vergi mükellefi oldukları süreleri borçlanabilmeleri için de şubat 2005 ayına kadar süre verilmiştir. Siz de 2005 yılı Şubat ayı sonuna kadar Bağ-Kur’a gidip 1988 ile 2000 yılları arasındaki vergi kaydım olan süreleri borçlanmak istiyorum diye başvuruda bulunsaydınız bu süreleri Bağ-Kur’lu yapabilirdiniz.
01.10.2008 Miladı
1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’ da yeni bir milat daha getirmiş ve demiştir ki, vergi mükellefi veya şirket ortağı olarak aslında Bağ-Kur’lu olmaları gerektiği halde 1 Ekim 2008 gününe kadar Bağ-Kur’dan kaçmış olanların 1 Ekim 2008 gününe kadar olan sürelerini affettim. Bu gibilerin Bağ-Kur (4/B) sigortasını 1 Ekim 2008 gününden başlattım.
Ancak bunlarından isteyenler olursa 1 Nisan 2009 gününe kadar müracaat edenler olursa onların da 4 Ekim 2000 ile 1 Ekim 2008 arasında geçen vergi mükellefi sürelerini Bağ-Kur’a borçlandırırım denmiştir.
Soru:
Muhtarlar da SSK’lı olabilir…
23.01.1973 doğumluyum. Yüzde 40 bedensel engelliyim. 01.11.1995 günü SSK başlangıcım var ve 1661 gün prim ödenmiş. 31.10.2008’de işten çıkarıldım. 29 Mart seçimlerinde de muhtar seçildim. Seçimle birlikte kaymakamlıktan kayıtlarımız SSK’ya ulaşmış ve Bağ-Kur’a geçiş yapılmış. Ben sigortalı olarak herhangi bir özel işyerinde çalışabilir miyim? Yeniden seçim olana kadar Bağ-Kur’lu kalmak zorunda mıyım? Hülya Er
Cevap:
Hülya hanım, muhtarlığınız hayırlı olsun. 1977 yılında yasalaştırılan 2108 sayılı “Muhtar Ödenek ve Sosyal Güvenlik Yasası” hükümleri ile “Köy ve mahalle muhtarlarından bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmayanlar 1479 sayılı Bağ – Kur Kanunu kapsamına alınmıştır.”. Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reform Kanunu ile de buna paralel düzenleme yapılmış ve muhtarlar eski adıyla Bağ-Kur yeni adıyla 4/B’li sayılmışlardır.
Ancak, eski 1479 sayılı Kanun’un 25 ve yeni 5510 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesine göre (vergi mükellefi olmayan) muhtarlar bir işe girerlerse Bağ-Kur’ları sona erer ve SSK’lı (4/A’lı) sayılmaya başlarlar.
Yani, vergi kaydınız yoksa bir işe girerseniz Bağ-Kur’unuz sona erer ve SSK’lı olursunuz. SSK’lı işten çalışmadığınız dönemlerde ise yeniden Bağ-Kur devreye girer.
Soru:
Girdi çıktı ve kıdem tazminatı
6 yıldır bir şirkette çalışıyorum. Şirket bize tazminat vermemek için her yıl giriş çıkış yapıyor. Eğer işten çıkarsam ya da çıkarılırsam tazminat alma hakkım olur mu? Seyit
Cevap:
İşveren aynı şirket (veya gerçek kişi) ise giriş çıkış yapması bir şey değiştirmez, ancak her yıl şirket (veya gerçek kişi) değiştirilerek işe giriş-çıkış yapılıyorsa sorun var demektir. Bu arada herhangi bir haklı sebebiniz yok iken kendiniz istifa ederseniz zaten kıdem tazminatı hak etmiyorsunuz, fakat işveren sizi işten çıkarırsa tazminat vermek zorunda, vermemesi durumunda da mahkeme yoluyla alabilirsiniz.