HABERTÜRK-Uzlaşmacı hızlı Bakan Faruk ÇELİK

3 Kasım 2011

Uzlaşmacı hızlı Bakan Faruk ÇELİK


 


2007-2008 yıllarında Çalışma Bakanlığı yapan ve Bakanlığı döneminde TBMM’den hızlı yasa geçirmesi ile tanınan Faruk ÇELİK yine ikinci kere geldiği bakanlıkta önümüzdeki yıllardaki perspektifleri ve planlaması ile neler yapabileceğini gösterdi. En büyük özelliği ise tartışmaktan, konuşmaktan, açık sözlü olmaktan korkmaması ve sosyal taraflarla uzlaşmadan düzenleme yapmaması…


 


Bakan Faruk ÇELİK ile dün akşam Ankara Göksu restorantda yemekteydik, yaklaşık 2,5 saat kadar çok doyurucu ve çok neşeli bir görüşme yaptık. Ben de sizlere toplumun tüm kesimleri ile irtibatlı olan Çalışma Hayatı konusunda neler olacağını içeren bir paket hazırladım. Şimdilik kaymağını yayınlıyorum. Bayramda da sorun olmazsa bu başlıkları daha da detaylandıran bir yazı dizisi hazırlayacağım.


 


 


-“İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun” Tasarısı


Dünya 19 uncu İş Sağlığı ve Güvenliği Fuarını başarı ile gerçekleştiren Türkiye, bölge ülkeleri içinde örnek teşkil etmeye başladı. Başarıl geçen Fuardan sonra İLO, Ortadoğu ve alkan ülkelerinin de eksik olan iş sağlığı ve güvenliği iş ve işlemleri için Türkiye’ye işbirliği daveti bile gönderdi. Dağınık bir şekilde (180’den fazla yönetmelik-tüzük) olan iş sağlığı ve güvenliği artık yasalaşıyor ve bir kişinin çalıştığı işyerlerinde dahi uygulanacak. Yasa’dan sonra 16 bin iş sağlığı ve güvenliği uzmanına ihtiyacımız olacak. Halen bu sayı 2000 kadar ve yasadan sonra belgeleri yasal hale gelecek olanlarla birlikte sayı 8500’e ulaşacak. Mühendis-Mimar ve doktorlara bu alana yönlenmelerini tavsiye ederim. Hem parası güzel hem de işi…


 


–16500 iş sağlığı güvenliği uzmanına ihtiyaç var.


Çalışma Bakanlığı bugüne kadar İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanlığı için üç kategori belirledi A, B ve C sınıfı uzmanlık belgesi alabilmenin şartlarını ve çalışma alanlarını da belirledi. Ancak, ülkede bu sıfatlı uzman olmadığı için Bakanlık açtığı kurslardan 4500 uzmana belge verdi ama bu belgeler Danıştay tarafından iptal edildi. Halen de 2000 uzman kurslarda devam ediyor, 2011/Aralık ayında da yeni kurslar açacak ve yıl sonu itibariyle sayı 8500’e ulaşacak. Ancak, ülkemizin en az uzman ihtiyacı ise 16500. Yeni yasa yürürlüğe girdiğinde ise her işyeri bu uzmanları istihdam etmek zorunda olacak. Mesela, 50 işçisi olan daimi uzman barındıracak ama 50’den az olanlar ise bürosu olan uzmanlardan hizmet alacaklar. İş Kazası ve meslek hastalığı meydana gelmesi halinde de uzmanların sorumluluğu olacak, uzman istihdam etmeyen veya sözleşme yapmayan işverenler ise sorumlulukları atamayacak.


 


Mesleki Yeterlilik Kurumu var ama uygulama yoktu, şimdi uygulama da geliyor.


 


 


 


21.06.2006 günü TBMM’den geçen ve 07.10.2006 günü Resmi Gazetede yayımlanan 5544 Sayılı Kanun ile Mesleki Yeterlilik Kurumu kurulmuştur ama bu Kurumun görev alanını içeren düzenlemeler yapılmamıştır. Şimdi de Mesleki Yeterlilik Kanunu yola çıkıyor ve çok kısa süre içinde gündeme gelecek.


 


Kurumun amacı, ulusal ve uluslararası meslek standartlarını temel alarak, teknik ve mesleki alanlarda ulusal yeterliliklerin esaslarını belirlemek; denetim, ölçme ve değerlendirme, belgelendirme ve sertifikalandırmaya ilişkin faaliyetleri yürütmek için gerekli ulusal yeterlilik sistemini kurmak ve işletmek üzere Mesleki Yeterlilik Kurumunun kurulması, çalışma usul ve esaslarının belirlenmesi ile ulusal yeterlilik çerçevesiyle ilgili hususların düzenlenmesini sağlamaktı.


 


***Herkes kalıpçıyım, sıvacıyım, demirciyim diyemeyecek


Kanuna göre; Tabiplik, diş hekimliği, hemşirelik, ebelik, eczacılık, veterinerlik, mühendislik ve mimarlık meslekleri ile en az lisans düzeyinde öğrenimi gerektiren ve mesleğe giriş şartları kanunla düzenlenmiş olan meslekler bu Kanun kapsamı dışındadır. Bu meslek ve işler dışındaki mesleklerin kriterleri belirlenecek ve işi yapıyorum diyenler sertifika alacaklardır.


 


***Depremde de sorumlu olacaklar


Yasadan sonra sertifikası olmayanlar çalıştırılamayacak mesela inşaat işlerinde sertifikasız, kalıpçı, demirci, duvarcı çalıştıranlar bundan sorumlu olacakları gibi sertifikalı işçi çalıştırmışsa bu kere çalıştıran değil sertifikalı çalışanlar sorumlu olacak.


 


 


KURUMSAL DEĞİŞİKLİKLER


 


-Sosyal Güvenlikte değişiklikler


Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü, biri prim toplayan diğeri de emeklilik iş ve işlemleri yapan iki genel müdürlüğe bölündü. Bu iki genel müdürlüğe, İzmir SGK İl Müdürü Mustafa KESKİN ile Emeklilik Daire Başkanı Cevdet CEYLAN’ın getirileceği de kulis bilgileri.


 


Çalışma Bakanlığı’nda değişiklikler


İŞKUR il müdürlükleri ile Bölge Çalışma Müdürlükleri kalkıyor yerine, Çalışma İş Kurumu İl Müdürlükleri geliyor. İstanbul, İzmir, Ankara il müdürleri 3600 göstergeli (makam-görev tazminatlı) olacak, diğer il müdürleri 3000 göstergeli olacak.


 


-Mesleki Yeterlilik Kurumu


Bundan böyle her işi yaparım diyen istediği bir işi yapamayacak, mesleki yeterlilik belgesi (sertifikası) olmayan, inşaat ustalığı, kalıpçılık, duvarcılık, demir bağlamacılık ve benzeri her türlü işleri sertifikası olmayana verilemeyecek.


 


–Eşit işe eşit ücret KHK ile geliyor


Tam olmasada kamu değişik kurumlarda çalışan ve aynı ünvanı taşıyanların aynı maaşı alabilmeleri için Devlet Personel Başkanlığı tarafından hazırlanan (Başkan yardımcısı Erdal Aydın’ın katkıları için teşekkürler) metin KHK olarak yayınlanacak ve uzman, şube müdürü gibi eşit ünvanlı memurlar eşit maaş alacaklar, eşit ek ödeme alacaklar.


 


 


—YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER


 


 


1-“Toplu İş İlişkileri Kanun” Tasarısı


 


Halen 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2821 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu (TİSGLK) 152 maddeden oluşmaktadır ve bu iki şimdi birleştirilip, 84 madde olarak “Toplu İş İlişkileri Kanunu” olarak yeniden düzenlenmiştir.


Önemli değişiklikler var.


–Artık üye olmak ve ayrılmak için noter şartı yok, e-devlet şifresi ile üye olunup ayrılınabilecek.


 


—Bu yasa 17 Ocak 2012 gününe kadar TBMM’den geçmiş ve Resmi Gazetede yayımlanmış olacak. (17 Ocak işçi sayıları ile sendikalı işçi sayılarının yayımlanması gereken tarih)


 


–Üyelik yaşı 15 oluyor


–İşkolu 18’e düşüyor


–İşkolu itirazları bekletici sebep olmayacak


–İşten ayrılan 1 yıl daha sendika üyesi kalabilecek


–Çerçeve (mali haklar dışında) sözleşmeleri yapılabilecek


–Grup TİS yasal hale getiriliyor


 


 


 


2-“İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun” Tasarısı


Dünya 19 uncu İş Sağlığı ve Güvenliği Fuarını başarı ile gerçekleştiren Türkiye, bölge ülkeleri içinde örnek teşkil etmeye başladı. Başarıl geçen Fuardan sonra İLO, Ortadoğu ve alkan ülkelerinin de eksik olan iş sağlığı ve güvenliği iş ve işlemleri için Türkiye’ye işbirliği daveti bile gönderdi. Dağınık bir şekilde (180’den fazla yönetmelik-tüzük) olan iş sağlığı ve güvenliği artık yasalaşıyor ve bir kişinin çalıştığı işyerlerinde dahi uygulanacak. Yasa’dan sonra 16 bin iş sağlığı ve güvenliği uzmanına ihtiyacımız olacak. Halen bu sayı 2000 kadar ve yasadan sonra belgeleri yasal hale gelecek olanlarla birlikte sayı 8500’e ulaşacak. Mühendis-Mimar ve doktorlara bu alana yönlenmelerini tavsiye ederim. Hem parası güzel hem de işi…


 


3-Memur toplu sözleşmeleri


Anayasa’da yapılan değişiklikten sonra 2012 yılına yapılacak olan ilk memur Toplu İş Sözleşmesi içinde 4688 sayılı Kanun’da hem yapısal hem de kurumsal değişiklikler yapılıyor. Bunlardan ilki aday ve stajyer memurlar da sendika kurup-üye olabilecek, hatta uluslararası konfederasyon ve oluşumlarda da görev alabilecekler.


Memur TİS’ine imzayı en çok üyesi olan memur sendikası atacak, imza atmazsa da Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na götürme yetkisi de çok üyesi olan sendikanın olacak.


 


-Kamu Görevlileri Hakem Heyet başkanı Sayıştay başkanı oluyor


Hakem Kurulu’nda 11 üye olacak, başkan belli Sayıştay başkanı, sendikalar sayılarına göre 4 üye, kamu 4 üye (DPB, Çalışma Bakanlığı, Maliye, Hazine) verdikten sonra 7 aday üyeyi sendikalar tarafından öğretim üyesi olanlardan teklif edilecek, 7 aday üye de yine öğretim üyeleri arasında kamu tarafından teklif edilip 7’lerden birer üye seçim ile Kurula girecek.


Yani, 4 sendika, 4 kamu, 2 öğretim üyesi olacak. Başkan dahil edilince 11 üyesi olacak.


 


 


4-Esnek çalışma tartışmaya açılıyor


Bütün uluslararası sermaye ve işveren örgütleri “esnek çalışma” istiyor. Öte yandan ülkemizde zaten esnek çalışma yöntemlerinden bir çoğu var. Bu konu Bakan Çelik tarafından kamuoyunda tartışmaya açılacak ve işverenler ne istediklerini açık seçik ortaya koyacaklar. Bence bunu ortaya koymaları zor ama umarım olur.


 


5-Kıdem tazminatı fonu ve taşaronlaşma


Yapılacak yasal düzenleme ile taşaronlaşmaya (özellikle kamuda) son verilecek ayrıca hükümet programında var kıdem tazminatı fonu konusunda da 2012 veya 2013 yıllarında düzenleme yapılması için tartışma başlatılacak. Sosyal tarafların onay vermediği hiçbir yasa TBMM’ye sevk edilmeyecek…


 


 


–Eski Memurların ikramiyesi için Danıştay’ın kararı bekleniyor


Geçmiş yıllarda bir süre devlet memurluğu yapmış sonrasında ayrılıp, SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı’ndan emekli olmuş olanlardan 9 Temmuz 2011 gününden önce emekli olmuş olanların sayısı 490 bin kadar ve bunlardan şu ana kadar dava açmış olanların sayısı (giderek artmakla birlikte) 17 bine ulaşmış durumda, davayı kazanmaları kesin ama alacakları para emekli oldukları yılın rakamı mı olacak yoksa ikramiyenin ödendiği yıldaki rakamlar konusunda mahkemeler farklı karar veriyor. Bu konuda Danıştay’ın kararı bekleniyor. Danıştay’ın kararına göre Bakanlık ve SGK davasız ödeme için yasa değişikliği yapma niyetinde. Çalışmaya göre, bütün eski memurlara güncel rakamdan ödenmesi 3-4 milyar liralık, eski rakamlardan ödenmesi durumunda ise 1 milyar lira kadar maliyet getiriyor. Ortalama da eski memurların 10 yıl ile memuriyetten ayrıldıkları bir başka gerçek.


 


—Sadece SSK emeklilerine gelecek olan intibak 2013’e kalıyor


31.12.1999 günü ve öncesinde emekli olmuş SSK emeklilerinden 2,5 milyon kadarı için intibak çalışmalarında sona yaklaşılmış durumda ama 2012 yılı ortalarına doğru TBMM’den geçirilmesi ve 2013 sonlarında doğru (2014 seçiminden önce) uygulanması planlanıyor. Maalesef Bağ-Kur emeklileri için bir intibak düşünülmediği gibi 1 Ekim 2008 gününden sonra emekli edilenler için de düşünülmüyor. Bu arada intibak için 2012 bütçesine konulan 10 milyar lira konulduğu gibi kalacak demek ki.