HABERTÜRK-Yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanlar, çalışırlarsa emekli aylıkları kesilir—Esnafın işçisine kıdem tazminatı olmaz

8 Temmuz 2009

Yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanlar, çalışırlarsa emekli aylıkları kesilir



3201 sayılı “Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun”da Sosyal Güvenlik Reformu ile köklü değişiklikler yapıldı. Bunlardan en önemlilerinden birisi de Yurtdışı Borçlanmasıyla emekli olanlara Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ile çalışma yasağıdır. Bu yasağın akıl veya izan ile izah edilebilecek bir yanı da yoktur.  Diğer emeklilerden bir farkı olmayan gurbetçi emeklilere, diğer Türk vatandaşlarına tanınan işyeri açma, işyerlerinde çalışma yasağı Anayasa’nın eşitlik ilkesine de aykırıdır…



Üstelik çalışma yasağı sadece işçi olmayı da kapsamamaktadır, bu emekliler bir limited şirkete ortak olsalar veya kendileri girişimci ruhları ile işyeri açıp vergi mükellefi olsalar bile emekli aylıklarını kaybetmektedirler ki bu da girişimciliğin ruhuna aykırıdır…



 



 



Ben 1980 de yurtdışında çalışmaya başladım. 1991 yılında da  Türkiye’ye kesin dönüş yaparak işe bir işe girdim ve SSK’ya prim ödemeye başladım. 2008 yılı mayıs ayında da çalıştığım yerden emekli oldum. Emekli olduktan sonra da aynı yerde çalışmaya devam ettim, aynı zamanda emekli maaşımı da her ay bankadan aldım. 2009 Nisan ayında distribütör olan iş yerimden ayrılarak, ana firmaya geçtim. Yeni firmada sosyal güvenlik destek primi kaydı için girildiğinde, emekli maaşımın kesileceği, bunun sebebi ise yurtdışından borçlanıp ödeme yaptığım için 2008 ekim ayında çıkan yasaya göre emekli maaşımın kesileceği söylendi ve maaşım kesildi. 1991 yılından 2008 kadar hiç borçlanmadan primimi ödememe rağmen ve yurtdışı hizmetimi döviz olarak ödememe rağmen böyle bir ayrımcılığa uğramak beni çok üzdü. Bu yasada bu konuda düzeltme yapılacak mı? Tekrar maaşım bağlanacak mı? Zafer Üner



 



Sayın okurum, sırf sizlerin yani yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanların çalışmalarını yasaklamak için özel Kanun çıkaranlar bu durumu düzeltirler mi diye soruyorsunuz. Sizler hakkınızı aramadıkça, mücadele etmedikçe yeniden çalışma hakkını size vermezler. 17 Nisan 2008 günü TBMM’de kabul gören 5754 sayılı Kanun ile ana Kanun olan 3201 sayılı Kanun’un 6 ıncı maddesine şu ilaveyi yaptılar.



“B) (Değişik bent: 17/04/2008 – 5754 S.K./79. md.)(*) Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışanlar, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alanlar ile Türkiye’de sigortalı çalışmaya başlayanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sosyal güvenlik destek primi hakkındaki hükümleri, bu Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlar için uygulanmaz.



Yurt içinde veya yurt dışında çalışması sona erenlerin veya ikamete dayalı bir ödenek alanlardan ödenekleri sona erenlerin, aylıklarının tekrar ödenmesi için yazılı talepte bulunmaları halinde, talep tarihini izleyen ay başından itibaren aylıkları tekrar ödenmeye başlanır…”



Yapılan bu ilave sonrasında Yurtdışı Borçlanması ile emekli olanların emekli aylıkları,



**Tekrar yurt dışında yabancı ülkelerde çalışırlarsa,



**Yurtdışından ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alırlarsa,



** Türkiye’de sigortalı çalışmaya başlarlarsa,



kesilecektir.



Son şıkkı yani, “Türkiye’de sigortalı çalışmaya başlarlarsa” kısmını biraz irdeleyecek olursak,



-Eski adıyla SSK’lı işe girerlerse,



-Eski adıyla Bağ-Kur’lu olmayı gerektirecek vergi mükellefiyeti başlatırlar veya Limited Şirket ortağı olurlarsa veyahutta Anonim Şirket ortağı-yönetim kurulu üyesi olurlarsa,



-Eski adıyla Tarım Bağ-Kur’lu olmayı gerektirecek tarım işi yaparlarsa,



emekli aylıkları kesilecektir.





Görüldüğü üzere gurbetçi olan yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanların emekli aylıkları, dünyanın neresinde olursa olsunlar işe girerlerse emekli aylıkları kesilecektir ki bu düzenleme yenidir. Sosyal Güvenlik Reformuyla birlikte getirilmiştir.



 



 



Eskiden emekli olup da çalışanların durumu farklı



Yukarıda belirtildiği üzere bu düzenleme yenidir yani yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanların SGDP ödeyerek hem emekli aylıklarını almaya devam etmeleri hem de çalışmaları serbest iken 1 Ekim 2008 günü yasaklanmıştır. İşte bu nedenle de konuyla ilgili olarak, 2 Ocak 2009 tarihli 2008/115 sayılı SGK Genelgesinde konu açıklanmıştır.



İlgili genelgeye göre;



 



“2008 yılı Ekim ayı başı itibariyle Türkiye’deki çalışma nedeniyle sosyal güvenlik kanunlarının ilgili hükümlerine (506 sayılı Kanunun 63 üncü maddesinin (B) bendi, 1479 sayılı Kanunun ek 20 nci maddesi) göre sosyal güvenlik destek primi ödeyenlerin bu statüleri çalışma sona erinceye kadar kazanılmış hak olarak devam ettirilecektir. Bunların sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmaları sona erdikten sonra Türkiye’de yeniden sigortalı olarak çalışmaya başlamaları halinde, haklarında sosyal güvenlik destek primine ilişkin hükümleri uygulanmayarak, aylıkları kesilecektir.”



denilerek,  1 Ekim 2008 gününden önce diğer emekliler gibi (yurtdışı borçlanması yapmış olsalar bile) hem SGDP ödeyip hem de çalışma hakları var olanların 1 Ekim 2008 gününden önce başlamış ve halen devam eden SGDP’ye tabi çalışmalarına ara vermeksizin devam etmeleri halinde emekli aylıkları kesilmeyecektir.



Ancak, 1 Ekim 2008 gününden önce başlayan SGDP’ye tabi çalışmaları sona erdikten sonra yeniden çalışmaya başladıkları anda emekli aylıklarını kaybedeceklerdir.



 



Yani;



**1 Ekim 2008 gününden sonra işe giren, işyeri açan yurtdışı borçlanmasıyla emekli olmuş kişilerin emekli aylıkları derhal kesilecektir.





**1 Ekim 2008 gününden önce var olan SGDP’li çalışma sona erinceye kadar emekli aylıklarına dokunulmayacaktır.



 



************Yeniden aylık için işten çıkmalısınız*****************



Kanunun 6 ıncı maddesinde de belirtildiği üzere;



“…Yurt içinde veya yurt dışında çalışması sona erenlerin veya ikamete dayalı bir ödenek alanlardan ödenekleri sona erenlerin, aylıklarının tekrar ödenmesi için yazılı talepte bulunmaları halinde, talep tarihini izleyen ay başından itibaren aylıkları tekrar ödenmeye başlanır…” denildiğinden, emekli aylığınızı tekrar istiyorsanız çalışmanıza sona erdirmeniz ve SGK’ya aylığın yeniden bağlanması için talepte bulunmanız gerekiyor.



 



Esnafın işçisine kıdem tazminatı olmaz



Ali bey, Sanayi Sitesinde tornacılık yapıyorum ve işletme hesabı defterine tabiyim. Yanımda biri kardeşim olmak üzere iki çalışanım varken işçim işten ayrıldı ve benden kıdem tazminatı istiyor. Hem işi kendi bıraktı hem de tazminat için İş Mahkemesinde dava açmış. Bu dava konusunda avukat tutacak param da yok ne yapabilirim? A K



 



Sayın okurum, normal şartlarda kendisi (haklı sebebi olmaksızın) istifa eden işçilere kıdem tazminatı ödenmez ama sizin durumunuz daha farklı. Zira, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesi gereğince zaten esnafların yanında çalışan işçilerin kıdem tazminatı gibi İş Kanunu’ndan doğan hakları yoktur.



 



Zira, 4857 sayılı İş Kanunu’nun “İstisnalar” başlığı adı altındaki 4 üncü maddesinde de belirtildiği üzere, 4857 İş Kanunu, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun tarifine uygun 3 kişinin çalıştığı işyerlerinde uygulanmaz.



 



Öte yandan, 5362 sayılı “Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu”nun 3 üncü maddesi gereğince de;



Madde 3 – Bu Kanunun uygulanmasında;



a) Esnaf ve sanatkar: İster gezici ister sabit bir mekanda bulunsun, Esnaf ve Sanatkar ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkar meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseleri,…” şeklinde tanımlanmıştır.



 



Siz de halen İşletme Hesabına göre defter tutmakta olup tanıma göre tornacı esnafısınız ve tornacılık işi de sermayeden çok bedeni çalışmaya dayandığından, yanınızda çalıştırdığınız işçilere kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünüz de yoktur. Mahkemeye gerek sözlü gerekse yazılı olarak cevap layihası verecekseniz bu konuyu da dile getiriniz.