Referans Gazetesi–Yabancı Ülkede Yabancı İşçi Çalıştıracağız SSK Gerekir mi?– Askerlik Borçlanması ve Son Yedi Yıl — Engelli İşçi Ücretinden Alınacak Vergi Matrahı

10 Kasım 2006

Yabancı Ülkede Yabancı İşçi Çalıştıracağız SSK Gerekir mi?


Yurt dışında yerleşik (Almanya’da Alman vatandaşı) kişiyi çalıştırmak istiyoruz. Almanya’da şubemiz ve bir işyerimiz  olmayacak. Evinden pazarlama elemanı olarak mağaza ve alışveriş merkezlerinde ürünlerimizin satışını, takip ve satılması için çalışmalar yapacak. Maaşını her ay döviz olarak buradan ödeyeceğim. Maaşından vergisini keseceğim. SSK’ya işe giriş yapılacak mı veya herhangi bir yerden özel izin almam gerekiyor mu? Bu konuyla ilgili İzmir SSK’dan cevap alamadım. Ankara’ya başvurmamı istediler. Selim Kılıç-SMMM


 


Selim bey, sorunuzda sorduğunuz Alman vatandaşı birisini Almanya’da çalıştırma hususunda özel olarak düzenlenmiş yasal bir belge yoktur. Ancak, çalıştıracağınız kişiyi hizmet akdiyle çalıştıracağınız ve kendisine ödenen ücretleri de Türk Ticaret Kanunu’na göre kurulmuş şirkete ait defterlere gider olarak kaydedeceğiniz için öncelikle ücret bordrolarınıza dahil etmeniz gerekir. Aranızda hizmet akdi olması ve ücret bordrosuna da kaydettiğiniz için kendisini 506 Sayılı Kanuna göre sigortalı saymanız ve SSK’ya işe giriş bildirgesi vermeniz gerekir. İşte burada sorun yaşayacaksınız, zira SSK’ya işe giriş bildirgesi vereceğiniz yabancı için sizden, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki 4817 Sayılı Kanun gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı-Çalışma Genel Müdürlüğü’nden alınmış izin belgesi isteyecekler. Ancak, bahsi geçen Kanun’un 1 inci maddesi gereğince, Madde 1 – Bu Kanunun amacı, yabancıların Türkiye’deki çalışmalarını izne bağlamak ve bu yabancılara verilecek çalışma izinleri ile ilgili esasları belirlemektir”.


             Madde metninden de görüleceği, sadece Türkiye’de çalışacak yabancılar için izin alınması gereklidir, Türkiye dışında istihdam edilecekler için izne gerek yoktur. İzne gerek yoktur ama SSK uygulamaları gereğince, yabancı birisi için işe giriş bildirgesi verildiğinden ekinde izin belgesi yoksa epey başınız ağrıyacak demektir. Hatta konu bölge çalışma müdürlüğüne, emniyete ihbar edileceği gibi epeyce sayıda müfettişle muhatap olacaksınız, derdinizi tam anlatamazsanız veya anlayamazlarsa bu kere de milyarlarca lira idari para cezasıyla da karşılaşabilirsiniz. Benim samimi tavsiyemi isterseniz, ödemelerinizi gider pusulası, satış sözleşmesi karşılığı prim vs veya olabiliyorsa fatura karşılığı yapın.


 


Askerlik Borçlanması ve Son Yedi Yıl


1958 doğumluyum, 1982-1994 yılları arası 12 yıl Bağ-Kur hizmetim mevcuttur. 2002 yılında SSK sigortalısı olarak çalışmaya başladım, 490 gün SSK hizmetim mevcut son 7 yıl içinde Bağ-Kur hizmetim fazla ama ben SSK’dan emekli olmak istiyorum. Askerlik ödememi henüz yapmadım askerliği yatırsam acaba bana ne şekilde faydası olur son 7 yılın içine sayılır mı? Askerden önce SSK veya Bağ-Kur’um yok ilginize teşekkürler. İbrahim Aslan


 


Beyefendi, sizin de belirttiğiniz üzere SSK’dan emekli olabilmek için son yedi yıllık (2520 günlük) fiili prim ödemelerinizde en çok SSK’ya prim ödemiş durumda olmanız gerekir. Bu nedenle SSK’ya prim ödemeniz şart. Askerlik borçlanmasına gelince, askerlik yaptığınız süreyi borçlanarak satın alırsanız bu süre son yedi yılın hesabında dikkate alınmaz, zira 1958 doğum olduğunuza göre 1978 veya 1979 yıllarındaki askerlik yaptığınız tarihleri satın olmuş oluyorsunuz. Bu nedenle fiili olarak SSK’ya prim ödemeye devam ediniz, bana göre askerlik sürenizi borçlanmanıza gerek yok.


            Engelli İşçi Ücretinden Alınacak Vergi Matrahı


            193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 31 inci maddesi gereğince,


            “Çalışma gücünün asgari % 80’ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece sakat, asgari  % 60’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece sakat, asgari % 40’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece sakat sayılır ve aşağıda sakatlık dereceleri itibariyle belirlenen aylık tutarlar, hizmet erbabının ücretinden indirilir.”


            Yasal tanımı ile sakatlık indirimi tutarları yani vergi alınmayacak ücret miktarları, Bakanlar Kurulu’nca belirlenmektedir ve 19.12.2005 tarihli ve 2005/9826 sayılı kararnamenin ekine göre;


            Çalışma gücünün  %80’ini kaybetmiş birinci derece sakatlar için 2006 yılı için 530,


            Çalışma gücünün % 60’ını kaybetmiş ikinci derece sakatlar için 265 YTL,


            Çalışma gücünün % 40’ını kaybetmiş üçüncü derece sakatlar için 133 YTL,


            olarak tespit edilmiştir.


            Buna göre 2006 yılı içinde yukarıdaki gruplara göre vergi indirim belgesine sahip olan ücretlilerin, ücretlerinden yukarıdaki rakamlar kadarından vergi alınmayacaktır. Yukarıdaki rakamdan fazla gelir varsa sadece o kısımdan gelir vergisi alınmaya devam edilecktir.