Sözcü Gazetesi: Köy Korucularının Çifte Emekliliği – 1 Ekim 2008 Tarihi de Bağ-Kur Açısından Milât Oldu
11 Ekim 2008
ÇALIŞANLARIN SÖZCÜ’SÜ
Köy Korucularının Çifte Emekliliği
Babam 17 yıldır köy koruculuğu yaptı şimdi emekli oluyor tabi koruculara çıkan özel yasa ile korucu iken Bağ-Kur’a isteğe bağlı olarak 11 yıl prim 2 yıl da askerlik borçlanması bedeli ödedi. Babam köy korucularına tanınan emeklilik hakkından yararlanırken ayrıca emekli olabilir mi? Köy korucularının emeklilik hakkının ayrıntılarından da bahseder misiniz? Halim K./KARS
442 sayılı Köy Kanununa 2007 yılında eklenen bir hakla geçici köy korucularına emekli olma hakkı tanınmıştı. Buna göre geçici köy korucularından 55 yaşını dolduranların görevleriyle ilişikleri kesiliyor,
İlişikleri kesilenlerden onbeş yıl veya daha fazla hizmeti olanlara hayatta bulundukları sürece 5 bin gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda, SGK’ca aylık bağlanıyor.
Onbeş yılı aşan her yıl için 5 bin gösterge rakamına 200 gösterge rakamı ilave ediliyor, fakat bu şekilde yapılacak ilave hiçbir şekilde 3 bin gösterge rakamını geçemiyor. Yıl kesirlerinin her ayı için 200 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarın onikide biri aylığa ayrıca ekleniyor. Yani bugün için 17 yıllık köy korucusu olan babanızın 277,83 YTL aylığı bağlanmış olması gerekiyor.
Birinci fıkra hükümlerine göre aylık bağlanmış olanlardan vefat edenlerin dul eşleri ile 55 yaşını doldurmamış olmakla birlikte onbeş yıl veya daha fazla süre geçici köy koruculuğu hizmeti bulunanlardan görevleriyle ilişikleri devam etmekte iken vefat edenlerin dul eşlerine birinci fıkraya göre hesaplanacak aylığın yüzde yetmişbeşi oranında aylık bağlanıyor. Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan aylık alan dul eşe, bu fıkraya göre hesaplanan tutarın yarısı uygulanıyor. Dul eşe bağlanan aylıklar evlenmesi halinde kesiliyor ve ölüm nedeni hariç dul kalmaları halinde yeniden bağlanmıyor.
Terör suçlarından dolayı hüküm giyen geçici köy korucularına veya dul eşlerine, aylık bağlanmıyor, hüküm giymeden önce aylık bağlanmış olması halinde ise bağlanan aylığı kesiliyor.
Geçici köy korucularından sakatlananların kendilerine, ölenlerin ise dul ve yetimlerine 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanmak suretiyle malûllük ya da dul ve yetim aylığı bağlanmış olması durumunda, bu madde hükümlerine göre ayrıca aylık bağlanmıyor, önceden bu madde hükümlerine göre bağlanmış olanların aylıkları kesiliyor. Bilindiği gibi nakdi tazminat ve aylık barışta güven ve asayişi korumak, kaçakçılığı men, takip ve tahkikle görevli olanlara bu görevlerinden dolayı ya da görevleri sona ermiş olsa bile yaptıkları hizmet nedeniyle derhal veya bu yüzden maruz kaldıkları yaralanma veya hastalık sonucu ölmeleri veya sakat kalmaları halinde ödenen nakdi tazminat ile birlikte bağlanacak aylığı ve bu yüzden yaralanmaları halinde ödenecek nakdi tazminatı ifade ediyor.
Köy Korucusu olarak babanıza tanınan bu hakkı engelleyecek istisna belirtilmiş bulunduğundan sadece 3220 sayılı Yasa kapsamında nakdi tazminat ve aylık alması halinde verilen bu emekli aylığı kesilecek. Sosyal güvenlik kurumlarından başkaca bir aylığın bu hakkı kesme durumu söz konusu değil. Babanız prim ya da kesenek ödeyerek bir sosyal güvenlik kurumuna sigortalı veya iştirakçi olmamış. Dolayısıyla ne isteğe bağlı sigortalılığına ve buradan emekli olmaya ne de 442 sayılı Yasa kapsamında köy korucusu emekli aylığı almasına bir engel bulunmuyor.
Köy Korucuları GSS Çatısı altında
Köy korucuları ile geçici köy korucularının sigortalılıkları göreve başladıkları tarih itibarıyla başlayacak olup, bu tarih görevlendirmelerini İçişleri Bakanlığının onayına sunan Valilik tarafından bir ay içinde SGK’ya verilecek genel sağlık sigortası giriş bildirgesi ile tescil edilecekler.
İŞVERENLER İÇİN ÇALIŞMA HAYATI
1 Ekim 2008 Tarihi de Bağ-Kur Açısından Milât Oldu
1998’de başlayan ve 2004 yılında sona eren altı yıllık esnaf Bağ-Kur sigortalılığım var. 2001 yılında limited şirket ortağı oldum ve bu ortaklığımı Bağ-Kur’a bildirmedim. 2007 yılında ise bu şirketteki ortaklığımdan ayrıldım. Sormak istediğim Bağ-Kur’a bildirilmemiş olan 2001 -2007 yılları arası şirket ortaklığım nedeniyle 1 Ekim sonrasında Bağ-Kur’la sorun yaşar mıyım? Kısa da olsa cevap vermenizi rica ediyorum. Bayram KARA/İSTANBUL
Sayın Okurum,
4/b sigortalılığı (Bugünün Bağ-Kur sigortalılığı) kapsamında ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek ve basit usulde gelir vergisi mükellefleri ile anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortaklarından, sigortalılık niteliği taşıdıkları hâlde 1 Ekim 2008 tarihinden önce kayıt ve tescilini yaptırmamış olanların sigortalılıkları, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren başlayacak.
Ancak, 1 Ekim 2008 ile 4 Ekim 2000 tarihi arasında vergi mükellefiyet süreleri bulunmak kaydı ile sigortalının Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde talepte bulunması hâlinde, vergi mükellefiyet sürelerinin tamamı için talep tarihindeki prime esas kazancının % 32’si üzerinden borçlanma tutarı hesaplanacak ve sigortalıya tebliğ edilecek. Sigortalının kendisine tebliğ edilen borçlanma tutarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde ödemesi hâlinde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilecek. Sigortalıya tebliğ edilen borç tutarının bu süre içinde tam olarak ödenmemesi hâlinde ise bu süreler, sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyecek ve ödenen tutar iade edilecek.
30 Nisan 2008 tarihinde beş yıl ve daha fazla süre miktarında bulunan Bağ-Kur borçları bu kapsamda bulunuyor.
Siz de 1 Ekim 2008 tarihinden önce Bağ-Kur’a kayıtlı bir sigortalı olmasaydınız ve bildirimsiz süreniz beş yıl ve daha fazla olsaydı bu haktan yararlanarak 2004-2007 arasındaki şirket ortaklığı sürenize ilişkin primleri ödemeyerek bu sürelerden kurtulabilirdiniz. Ancak Bağ-Kur’a 1 Ekim 2008’den önce kayıtlı olduğunuz ve tescilsiz borcunuz da beş yıldan az olduğu için 2004-2007 arası şirket ortaklığı sürelerinizden ödemeden kurtulma hakkınız mevcut mevzuata göre şimdilik bulunmuyor.