Sözcü Gazetesi: Tarım Üreticilerinin Kısa Yoldan Emekliliği
8 Mart 2009
ÇALIŞANLARIN SÖZCÜ’SÜ
Tarım Üreticilerinin Kısa Yoldan Emekliliği
1942 yılı doğumluyum. 01.01.2007 tarihinde Tarım Bağ-Kur’luluğuna başladım. Bu primleri öderken Tekel ve özel şahıslara sattığım tütünlerden kesilen Bağ-Kur primlerinden dolayı tahsis tarihimin geriye alınması için Bağ-Kur’a dava açtım ve tahsis tarihim 01.08.1994 olarak tescil edildi. Bağ-Kur tarafından 01.08.1994-31.12.2007 dönemine ait prim borcuna karşılık 18 bin 280 TL olarak tarafıma bildirilen prim borcumu da süresi içinde ödedim. 01.01.2008 – 31.12.2008 tarihleri arasında primimi 140 YTL ye yükselttim ve farkını ödedim.
Bu durumda;
Geriye kalan 7 ay boyunca en az kaç lira prim ödemeliyim? Ne kadar emekli aylığı alabilirim? Primimi yükseltsem emekli aylığım artar mı?
Türkiye ‘de sattıkları ürünlerden Bağ-Kur kesintisi yapıldığı halde geriye yönelik borçlanma hakları olduğunu bilmediği için bu haktan yararlanmayan binlerce kişinin olduğunu düşünüyorum. Bu konuyu köşenizde dile getirirseniz inanın binlerce kişiyi de bilgilendirmiş olacaksınız. Atike DEMİRCİOĞLU
Sayın Okurum,
2926 sayılı Kanunla 01.04.1994 tarihinden itibaren tarımsal ürün üretip satan üreticilerden bu ürünleri alan özel ve kamu firmaları brüt ürün bedelleri üzerinden yüzde 1 oranında Bağ-Kur kesintisi yapmak ve bu kesintileri Bağ-Kur’a yatırmakla yükümlü bulunuyordu. Özel ve kamu kurumları matbu Bağ-Kur listelerinde isim ve kesinti miktarları belirtilmiş listeleri Bağ-Kur’a vermişlerdi. Ancak o tarihlerde ne üreticiler bu kesintilerin anlam ve önemini biliyordu ne de Bağ-Kur bu kesintilere istinaden bir işlem başlatmıştı. Üstelik adlarına kesinti yapılanlar Bağ-Kur’a gidip sigortalılıklarını başlatmak için girişimde de bulunmuyorlardı.
Yani adlarına belge düzenlenmiş olsa bile Bağ-Kur Tarım Bağ-Kurlularının sattıkları ürün bedellerine ilişkin gereğini yapmıyordu.
Ne vakit ki bu üreticiler yaşlanıp sosyal güvenliğe ihtiyaç duyar hale geldiler, bu kesintilerden dolayı Bağ-Kur’lu olmaya ve bu yolla emekli olma girişimlerinde bulunmaya başladılar. Bu defa da Bağ-Kur’un ayak diremesiyle karşılaşan tarım üreticileri Bağ-Kur’a teslim edilen kesinti listelerine ulaşamıyor, kesinti yapan kurumlardan tekrar belgeleme talep ediliyordu.
Tekrar belgelenmiş olsa da yapılmış tevkifata istinaden kişilerin tarım sigortalılıklarının başlatılmamasından dolayı birçok kişi Bağ-Kur’u dava etmiş, bu davaların tamamını Bağ-Kur kaybetmişti. Sonuçta dava açan çiftçiler sigortalı olmuş, dava açmayanlar ise olamamıştı. Mahkeme ile kazanılan Tarım Bağ-kur sigortalılıklarında bir kişiden herhangi bir yılda bir kez bile tevkifat kesintisi yapılmışsa tevkifat kesintisinin yapıldığı tarihi izleyen aybaşından dava açılan tarihe kadar sigortalılık süresi vermekteydiler.
Mahkemeye gerek yok
Daha sonra SGK Tarım Bağ-Kur sigortalılarının beş yılı aşan bir süredir süregelen bu sıkıntısını giderdi ve “Kanunun 2 nci maddesine göre sigortalı sayıldıkları halde Kuruma kayıt ve tescilleri yapılmamış ve bu Tebliğ uyarınca sattıkları ürün bedellerinden 01.04.1994 tarihinden itibaren prim tevkifatı yapılan çiftçilerin, tevkifatın yapıldığını gösteren belgeleri de eklemek suretiyle Bağ-Kur’a yazılı talepte bulunmaları halinde, tevkifat tutarının Kurum hesaplarına intikal etmesi şartıyla, tevkifat yapılan tarihi takip eden aybaşından itibaren sigortalılıkları başlatılır” hükmüyle bu sorunu çözdü.
Sonraki yıllar
Makbuz düzenlenmiş yılların akabindeki yıllarda tevkifat kesintisi yoksa ve ziraat odaları, birlikler ve kooperatifler gibi tevkifata esas ürüne ilişkin yerlerde kayıtları varsa ancak sigortalılıkları devam ettiriliyor.
Bu bakımdan ürettikleri zirai ürünleri 01.04.1994 tarihinden başlayarak satan üreticiler bu faaliyetlerine daha sonra da devam etmişlerse 01.04.1994’den bugüne kadarki süreler için geriye dönük borçlanma yapabilir ve özellikle 1951 ve daha eski doğumlu erkeklerle 1953 ve daha eski doğumlu kadınlar Bağ-Kur yaştan emeklilik koşulları bakımından 15 yıllık sigortalılık süresi yeterli olduğu için kendini birden bire emekli yapabilirler.